- Kadınların yüzde 40’ı evlendikten ve bebek sahibi olduktan sonra işi bırakıyor. Bu durumun nedenlerini araştırmak için yapılan “Çalışan Annelerin İlk 1000 Günü” araştırmasına göre, işi bırakan kadınların yüzde 56’sı kendini mutsuz hissediyor.
- Kadınlar, işe devam etmek ve iş yaşamlarında daha verimli olmak için özellikle annelik döneminde daha fazla desteğe ihtiyaç duyuyor. Süt sağma ve anne için dinlenme odalarının oluşturulması anneler için teşvik edici işverenler açısından da uygulanabilir desteklerin başında geliyor.
Nutricia Anne Bebek Beslenmesi’nin, kadın istihdamında sürekliliğin sağlanmasına katkıda bulunmak amacıyla İpsos’a yaptırdığı araştırma, kadınların iş yaşamlarını devam ettirmek için özellikle bebek sahibi olduktan sonra daha fazla desteğe ihtiyaç duyduklarını gösteriyor.
Kadının istihdamı toplumsal eşitlik ve kalkınmada en önemli göstergelerden biri. Türkiye, Dünya Ekonomik Forumu Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu’na göre toplumsal cinsiyet eşitliğinde 142 ülke arasında 125’inci sırada. Çalışan nüfusun sadece yüzde 27’si kadın. Kadınların yüzde 25’i evlendikten sonra, yüzde 14’ü ise gebelik ve çocuk bakımı nedeniyle işten ayrılıyor.
Nutricia Anne Bebek Beslenmesi, yakın temasta olduğu annelerin iş yaşamından kopmalarını engellenmesine katkıda bulunmak amacıyla “Çalışan Annelerin İlk 1000 Günü” araştırmasını yaptırdı. Mavi ve beyaz yaka, anne, anne adayı, baba ve yönetici, 1071 kişiyle görüşülen araştırmayı Türkiye’nin önde gelen araştırma şirketlerinden İpsos yaptı.
İşten ayrılan kadınlar mutsuz!
Kamu ve özel sektörde çalışan annelerin, anne adaylarının ve babaların erken ebeveynlik döneminde çalışma koşulları ve yan haklara yönelik mevcut durumlarını gösteren araştırma, işçi ve işveren cephesinden beklenti ve ihtiyaçları da ortaya koydu. Buna göre, daha önce çalışan ancak şu anda çalışmayan annelerin yüzde 56’sı “Mutsuzluk, pişmanlık, sıkılmış, güvensizlik, işi özlemek, boşlukta olmak, asosyallik” gibi olumsuz duygular hissediyor.
Kadınlar, daha fazla çocuk sahibi olmak isterken ekonomik kaygılar ve bebek bakımındaki zorluklar nedeniyle ancak 2 çocuk sahibi olmayı planlayabiliyor.
Her 5 iş görüşmesinden birinde çocuk planları konuşuluyor!
Yöneticiler yüzde 91 oranında işyerlerini anne baba dostu olarak değerlendiriyor ama işyerlerinin sadece yüzde 2’si kreş için maddi yardım veriyor, sadece yüzde 5’inde kreş ve sadece yüzde 9’unda süt sağım odası var. Annelere yasal doğum iznine ek olarak ücretli izin hakkı tanıyan işyerlerinin oranı ise sadece yüzde 23.
Ayrıca, yöneticilerin yüzde 23’ü iş görüşmelerinde kadın adaylarla çocuk planlarını konuşuyor.
Araştırmaya göre kadınların yüzde 43’ü işle dönüşle ilgili endişe yaşıyor. Özel sektörde bu oran uzun çalışma saatleriyle bağlantılı olarak yüzde 46’ya yükseliyor. Annelerin yüzde 62’si yasal süt iznini kullanabiliyor. Bu oran beyaz yakalarda daha fazlayken mavi yakalarda düşüyor.
Anneler ne istiyor?
Araştırmaya göre anneler hemen hemen tüm destek fikirlerini beğense de ilk beş sırada şu istekler ön plana çıkıyor: “Şirketin yakın bir kreşle anlaşıp bakım hizmeti sağlaması (yüzde 97), şirketin kendi bünyesinde kreş açması (yüzde 97), 1 yıl süren günde 1,5 saatlik süt iznini 2 yıla çıkarmak (yüzde 96), 16 haftalık yasal doğum iznini 24 haftaya çıkarmak (yüzde 95), kreş için aylık 150 TL maddi destek (yüzde 95).”
Yöneticiler ne diyor?
İşyerinin kreş hizmeti sunmasına dair öneriler anne ve babalar tarafından uygulanabilir bulunsa da yöneticiler bu önerilerin uygulanabilir olduğunu düşünmüyor. Yöneticiler en çok doğum hediyesi ve kreş için aylık 150 TL desteği karşılanabilir bir maliyet olarak görüyor. Haftada 4 gün çalışma ile süt izninin uzatılması da yöneticilerin yarısı tarafından makul bir maliyet olarak değerlendiriliyor. Kreşle ilgili hizmetler ise maliyet açısından kabul edilir bulunmuyor.
İş dünyasına çağrı
Araştırma sonuçlarını değerlendiren Nutricia Anne Bebek Beslenmesi Türkiye ve Ortadoğu Bölge Başkanı Gamze Çuhadaroğlu, “Araştırma; şirketlerde süt sağım ve dinlenme odalarının yaygınlaştırılması, doğum ve süt izninin artırılması, kreş yardımı yapılması, esnek/evden çalışma imkânının tanınması gibi anne baba dostu uygulamaların kadınların iş hayatlarına devam etmesinde önemli rol oynayacağını gösteriyor. Üstelik araştırmamız bu uygulamalarla performansın da yüzde 94 artacağını söylüyor” dedi.
Çuhadaroğlu, Nutricia Anne Bebek Beslenmesi’nde uygulanan ve büyük başarı elde eden uygulamaların yaygınlaştırılması için iş dünyasına da çağrıda bulundu: “Anne baba dostu uygulamalar sürdürülebilir refah politikaları ve kadının işgücüne katılımını güçlendirecek ve de etkin bir nüfus politikasına katkı sunacaktır. Özel sektör kamuyu bu konuda cesaretlendirici rol oynayabilir.”
Anne baba dostu uygulamalar nedir?
Çalışan Annenin 1000 Günü, Nutricia’nın kadın istihdamını desteklemeye yönelik çalışmalarının devam niteliğinde.
2015 yılında önce Uludağ Zirvesi’nde “Kadın Dostu Şirketler” ödül kategorisinin açılmasına, sonra da Great Place to Work kriterleri arasına “Kadın İstihdamında sürekliliğin” eklenmesine önayak olan Nutricia “Anne Baba Dostu Uygulamalar”ı ile iş dünyasına da örnek oluyor. Paydaşları ve iş ortakları nezdinde bu alandaki farkındalığın artması için yaptığı çalışmalara hız kesmeden devam eden Nutricia’daki anne baba dostu uygulamalar şunlar:
- Anne babalara esnek çalışma saatleri oluşturuyor, evden çalışma imkânı tanıyor.
- Annelere doğum izinleri bittiğinde evden çalışmanı imkânı sunuyor.
- Babalara ve annelere iş kanunun tanımış olduğu izne ek olarak iki hafta izin hakkı sağlıyor.
- Ofis içinde emzirme odası var.
- Yoğun iş temposu nedeniyle çalışanların yaşadığı gerginlikleri azaltmak ve annelerin günü rahat geçirmelerini sağlamak amacıyla masaj odası var.
- LEAP çalışan desteği programıyla şirket bünyesindeki anne babaların sağlıklı çocuk gelişimi konusunda danışmanlık almalarını sağlıyor.
- Tüm aileyi kapsayan sağlık sigortası yapıyor.