Türkiye Bilişim Derneği tarafından düzenlenen 32. Bilişim Kurultayı’nda açılış konuşmacıları arasında yer alan Türk Telekom Grubu Regülasyon Genel Müdür Yardımcısı Dr. Ramazan Demir, dijitalleşen dünya ve hızla gelişen teknolojinin yaşantımıza etkileri hakkında önemli mesajlar verdi. Konuşmasında aynı zamanda değişen pazar yapısı ve tüketici trendlerinden söz eden Demir, “Yeni dijital dünyanın ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için önümüzdeki dönemde daha fazla yatırım yapılması gerekiyor. Değişen pazar yapısı ile uyumlu, sürdürülebilir yatırım ortamı sağlayacak bir düzenleme anlayışına ihtiyaç duyuyoruz” dedi.
Kullanımdaki artış ve değişimlerin, işletmecilerin şebekeleri üzerinde yeni baskı alanları oluşturduğunu belirten Demir, “İşletmeciler açısından bakıldığında bu; baskıların karşılanması ve dijital dönüşümün tamamlanması için daha fazla yatırım ihtiyacı anlamına geliyor. Sürdürülebilir yatırım ortamı sağlayacak esnek ve değer odaklı bir düzenleme anlayışı oluşturulmasını önemsiyoruz. Benzer ihtiyaçlar tüm dünyanın gündeminde. Avrupa, daha esnek ve yatırım odaklı düzenleyici çerçeve ile altyapı yatırımlarının önünü açmayı tartışıyor” dedi.
Demir ayrıca, “Yeni oyuncular, işletmeciler gibi düzenlemelere tabi değiller. Bu konuda aynı servis aynı düzenleme mantığının benimsenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Tüm dünyada, böyle bir dengelemeye gerek olduğu konuşuluyor” dedi.
“10 yılda 20 milyar TL yatırım”
Demir, “Ülkemizin geçen ay ev sahipliği yaptığı G20 Zirvesi’nde de küresel ölçekte 2030 yılında hedeflenen GDP’ye ulaşılabilmesi için tüm altyapılara yaklaşık 60 trilyon USD değerinde yatırım yapılması gerektiği ortaya kondu” diye konuştu.
Bölgesel düzenleme modelleri değerlendirilmeli
Demir sözlerini şöyle sürdürdü: “Genişbantla ilgili talep bölgesel olarak farklılık gösteriyor. Ülkemizin bazı kısımlarında ortalama talep yüzde 50’lilere yaklaşırken bazı kısımlarda yüzde 20’nin altına iniyor. TÜİK araştırmalarına göre bu dijital uçurumun ana nedenleri arasında, internet okuryazarlığının düşük olması, cihaz sahipliğinin yeterli seviyede olmaması, gelir seviyesi ve güvenlik endişeleri öne çıkıyor. Talebin, illerin gelişmişlik seviyesi ile de yakından ilişkili olduğunu görüyoruz. Bu açılardan, bölgesel düzenleme modellerinin değerlendirilmesi, ülkemizde genişbant kullanımını artırmak için çok faydalı olacaktır.”
Düzenlemelerin, teknolojik gelişmeler ve tüketici ihtiyaçlarına göre güncellenmesi önemli: Regülasyon 2.0