TÜRKONFED tarafından Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) işbirliğiyle düzenlenen ‘Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinde Kadının Rolü Zirvesi’, dünyanın farklı ülkelerinden çok sayıda üst düzey yöneticiyi İstanbul’da buluşturdu. Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın katılımıyla gerçekleştirilen zirvede; kadınların hayatın her alanında güçlenmesinin ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesinin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada önemi mercek altına alındı.
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) tarafından, Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) işbirliğiyle düzenlenen Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinde Kadının Rolü Zirvesi, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirildi.
TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu, TÜRKONFED İDK Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık, Birleşmiş Milletler Türkiye Mukim Koordinatörü Irena Vojackova Sollorano ve Birleşmiş Milletler Kadın Birimi Empower Women Avrupa ve Orta Asya Bölge Koordinatörü Meral Güzel’in açılış konuşmaları ile başlayan zirvede; kadınların hayatın her alanında güçlenmesine ilişkin çözüm önerileri, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşma vizyonuyla ele alındı.
KADOOĞLU: “KADIN ELİ DEĞMEZSE, SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA MÜMKÜN DEĞİL”
Ülkelerin rekabetçiliğinin, ekonominin yanı sıra sosyo-kültürel hayatta yarattığı zihinsel dönüşümü, sürdürülebilir kalkınma için nasıl etkin kullandığıyla da ölçüldüğünü belirten TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu; “Kadının ekonomik hayata aktif katılması, ülkelerin refah seviyesini artırırken, kalkınmanın da en önemli göstergesi olarak kabul ediliyor. 2018-2020 Orta Vadeli Program’da, istihdam oranının OVP dönemi boyunca yüzde 49,5’e ulaşması hedefleniyor. Yani 29 milyon olan istihdam edilen kişi sayısı, 2020’de 31 milyon 369 bin kişiye ulaşacak. Dünyadaki işgücünün yüzde 40’ını kadınların oluşturduğu biliniyor.
2025’e kadar toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması halinde dünya ekonomisine 12 trilyon dolarlık bir katkının ortaya çıkacağı düşünüldüğünde, ülkemizin sürdürülebilir kalkınmayı sağlaması için elindeki potansiyeli harekete geçirmesinin gerekliliği çok net bir şekilde görünüyor. İşgücü açısından, kadın- erkek uçurumundan kaynaklanan ekonomik kaybımız Gayri Safi Milli Hasılamızın yüzde 25’ine denk geliyor. IMF’nin geçtiğimiz yıllarda yayımladığı araştırmaya göre; ‘kadın elinin değmediği ülkelerde ekonomik kayıp yüzde 30’lara’ kadar çıkıyor. Avrupa’da kadın istihdamı yüzde 40’ın altında olan tek ülke Türkiye. Yani kadın eli değmezse refah da huzur da kalkınma da pek mümkün değil” dedi.
“HER 2 KADINDAN 1’İ KAYIT DIŞI ÇALIŞIYOR”
Kayıt dışı istihdam ve bu kayıt dışılık içinde kadınların durumunun da iyi irdelenmesi gerektiğini anlatan Kadooğlu şöyle devam etti: “Ülkemizde kadınların kayıt dışı çalışma oranları erkeklere göre daha yüksek bir seviyede bulunuyor. TÜİK 2016 verilerine göre çalışan her 2 kadından 1’i kayıt dışı görünüyor. Kadınlar, kayıtlı çalışmaları halinde aldıkları aylık ve yardımların kesilmesi endişesi yaşadığı için sosyal güvenlik şemsiyesi altına tam olarak alınamıyor. 2012’de sosyal yardımlara yönelik düzenleme ile bu endişe ortadan kaldırılsa da uygulama farklı işliyor. Gelir vergisi uygulamasında cinsiyete duyarlılık geliştirilmesi önemli bir kazanım olacaktır. Sosyal sigorta prim ve istihdam teşviklerinin birbirinden farklı koşullara sahip olması ile mevzuatın karmaşıklığı, prim teşviklerinden yararlanmayı zorlaştırmaktadır. Prim teşviklerinin, işgücü maliyetinin ve kayıt dışı istihdamın yüksek olduğu sektörlere daha yüksek miktarda verilmesi kayıt dışı istihdamı azaltacaktır.”
AÇIK: “ÇOCUK BAKIM HİZMETLERİ SGK KAPSAMINA ALINABİLİR”
TÜRKONFED İş Dünyasında Kadın Komisyonu’nun bugüne kadar iki ayrı İş Dünyasında Kadın Raporu yayınladığını, 3. raporu da yılsonunda kamuoyu ile paylaşacaklarını ifade eden TÜRKONFED İDK Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık, “2015 yılı itibariyle ülkemizde 1 milyon 112 bin kadın bakım zorunlulukları nedeniyle işgücüne katılamıyor. Kreş hizmet ücretlerinin yüksekliği ve kreş hizmetlerinin kalitesi, kadınların işgücüne katılımı önündeki önemli bir engel. Bu sorunu çözmek için, ‘Çocuk Bakım Hizmetleri ve Kreş Yardımı’ SGK kapsamına alınabilir. Birçok gelişmiş ekonomide bu konu SGK kapsamındadır. Fransa’da kadın çalışıyorsa ve çocuğu da kreşe gidiyorsa, tax credit adı altında çalışan kadının çocuğunun kreş harcamasının yüzde 50’si karşılanmaktadır. Eğer çalışan kadının çocuğu evde bakılıyorsa evdeki bakıcının ücretinin yüzde 30’u devlet tarafından verilmektedir. Ülkemizde de çalışan ve çocuğu olan kadının, devlete ödeyeceği vergi yükünden düşülerek oluşturulacak bir fonla kreş katkısı oluşturulabilir. Büyük sanayi siteleri ve belli sayıda personel çalıştıran özel sektör şirketlerine de kreş açma şartı koyulabilir” diye konuştu.
“BAKIM SİGORTASININ KURULMASI VE ETKİN BİR ŞEKİLDE UYGULANMASI ŞART”
Türkiye’de yaşlı ve engelli bakım ücretinden yararlanan çoğunluğu gerekli eğitimi almamış 485 bin kişi bulunduğunu belirten Açık şunları söyledi: “Bakım Sigortası oluşturularak evde yaşlı, engelli ve çocuk bakım hizmeti sunumu, bu alanda eğitim almış SGK’lı kişiler aracılığıyla yapılabilir. Nitelikli bakım elemanı ihtiyacı çok yüksek olan Türkiye’de, bakım sigortasının kurulması ve etkin bir şekilde uygulanması halinde, kısa dönemde söz konusu hizmetlerde çalışacak ilave 500 bin kadın, uzun dönemde ise yaşlanan nüfus ile birlikte 1 milyon kadın için ilave istihdam sağlanabilir. İşgücü piyasasından uzaklaşan kadınlar da geri dönebilir.”
SOLLORANO: “BM CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİNİ KÜRESEL BİR SORUN OLARAK GÖRÜYOR”
Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin, tüm dünya vatandaşları için 2030 Kalkınma Gündemi’ninen temel parçası olduğunu anlatan Birleşmiş Milletler Türkiye Mukim Koordinatörü Irena Vojackova Sollorano, “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri, cinsiyet eşitsizliğinin küresel bir sorun olduğu farkındalığıyla, kadınlara ve kızlara karşı ayrımcılık ve eşitsizliklerin üzerine gidilmesine büyük önem vermektedir. Hem bir insan hakları meselesi hem de kalkınmayı tetikleyici bir etken olarak cinsiyet eşitliğini, kadınların ve kızların güçlenmesini temel alan 17 hedef, cinsiyet eşitliğine ulaşılabilmesi için çok boyutlu bir tutum izlemektedir. Bu hedeflerin hepsinde cinsiyet eşitliğinin sağlanması için alınan somut önlemlerin yanı sıra; toplumsal normlar ve davranışlar ile cinsiyet kalıpları gibi kadınların eğitim ve iş hayatına katılımını sınırlayan, kadın ve erkeklerin cinsiyet rollerini aşmalarına engel olan sebeplere de eğilmemiz gerekiyor. Hükümetler, sivil toplum ve özel sektörün sürdürülebilir kalkınma için barışçıl ve kapsayıcı toplumları teşvik etmek konusunda beraber çalışması büyük önem taşıyor” dedi.
GÜZEL: “ÖZEL SEKTÖR KADINLARIN EKONOMİK HAYATTA GÜÇLENMESİNİ DESTEKLEMELİ”
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin ve kadınların güçlenmesinin “sürdürülebilir ve kapsayıcı kalkınmanın” başlıca gereği olduğunu vurgulayan Birleşmiş Milletler Kadın Birimi Empower Women Avrupa ve Orta Asya Bölge Koordinatörü Meral Güzel ise, “2030 Gündeminde toplumsal cinsiyet eşitliği iki yönlü ele alınmaktadır. Birincisi toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasını ve kadınların güçlenmesini vurgulayan beşinci hedef ile kadınlara ve kız çocuklarına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasıdır. Beşinci hedefin dışındaki diğer on altı hedefe ulaşmak için de toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması bir ön koşuldur. Kadınların ve kız çocuklarının güçlenmesinin “çarpan etkisi” yarattığı, ekonomik büyümeyi ve hayatın her alanında gelişmeyi hızlandırdığı defalarca kanıtlanmıştır. Bu hedefleri ancak başarılı ve kararlı işbirlikleri ile gerçekleştirebiliriz” dedi.
Dünya istihdamının büyük bölümünü sağlayan özel sektörün kadının ekonomik güçlenmesi için çok önemli bir paydaş olduğunu vurgulayan Güzel, sözlerini şöyle sürdürdü: “UN Women olarak kadınların ekonomik hayatta tüm sektörlerde ve her düzeyde yer alabilmelerini sağlayabilmek için, özel sektörü geliştirdiğimiz birçok programla destekliyoruz. Bunların başında UN Women ve UN Global Compact ortak programı olan Kadının Güçlenmesi Prensipleri (Women’s Empowerment Principles-WEPs) geliyor. Diğer yandan, kadın iş sahiplerinin yeni pazarlara girmesi için daha fazla fırsat yaratmak amacıyla, kadınlara ait işletmelerin karşılaştığı engelleri ve zorlukları anlamak için ‘Kadından Satın Al Platformu’ oluşturuldu. Bu platform tarafından, kurumsal şirketlere toplumsal cinsiyete duyarlı olmaları ve kadınlara ait işletmelere kurumsal kaynak sağlanmasına satın alma yoluyla yardımcı olmaları adına pratik araçlar ve teknikleri içeren bir rehber hazırlandı. Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini gerçekleştirmede çok önemli bir rol oynayan özel sektör; kadınların ekonomik hayatta güçlenmesini desteklemek için kapsayıcı işe alım ve terfi politikaları uygulayabilir, kadın iş gücünü geliştirebilir ve tedarik/satın alma harcamalarını kadınlara ait işletmelere tahsis ederek yapabilir. Özel sektör tüm bunları yaparken kazançlı çıkar.”
ULUSAL VE ULUSLARARASI İŞ DÜNYASINDAN ZİRVEYE BÜYÜK İLGİ
Zirve kapsamında, Birleşmiş Milletler Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ışığında; “Sürdürülebilir Kalkınma için Nitelikli Eğitim Stratejileri”, “Sürdürülebilir Kalkınmada Sanayinin Geleceği”, “Sürdürülebilir Kalkınma için Sorumlu Üretim ve Tüketim” ve “Sürdürülebilir Kalkınma için Barış ve Güçlü Kurumlar” başlıkları ile 4 panel düzenlendi.
Panellere; Esas Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emine Sabancı, Procter and Gamble Türkiye ve Kafkaslar Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Tankut Turnaoğlu, TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili Turgut Boz, SUTEKS Grup Yönetim Kurulu Başkanı Nur Ger, Garantisi Bankası CEO’su Ali Fuat Erbil, Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İdil Yiğitbaşı, Unilever Pakistan CEO’su Shazia Syed, Sodexo Global Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Satu Hescung, EBRD Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Oksana Pak, C@rma-Care Move Act Direktörü Sandrine Ramboux, Livstcket Kurucu ve CEO’su Birgitta Notlöf, Ürdün İş Geliştirme CEO’su Nayef Stetieh ve Gulf African Bank Genel Müdürü Abdalla Abdulkhalik gibi ulusal ve uluslararası iş dünyasının önde gelen yöneticileri konuşmacı olarak katıldı.