Deloitte Eğitim Vakfı’nın araştırmasında Y Kuşağı, inovasyonun hem bireysel hem de kurumsal gelişim için önemli olduğunu belirtiyor ancak Türkiye’de zayıf liderlik ve hiyerarşi, inovatif düşünce karşısında bir tehdit…
24 Eylül 2013, İstanbul – Deloitte tarafından 16 ülkede, Deloitte Eğitim Vakfı tarafından ise Türkiye’de olmak üzere, toplamda 17 ülkede gerçekleştirilen “Y Kuşağı İnovasyon” araştırmasında, bu jenerasyonun iş dünyasına ve inovasyona bakış açısı ortaya konuyor.
Tüm ülkelerde Millward Brown ile beraber hayata geçirilen çalışma ile işletmelerin inovatif olabilmeleri için yapması gerekenleri ortaya koyuyor ve inovasyonun önündeki engellerin anlaşılmasına yardımcı oluyor.
İnovasyon ilk üç amaçtan biri
Y Kuşağı inovasyonu, işletmelerin ilk üç amacından biri olarak görüyor. Türkiye dışında araştırmanın yapıldığı diğer 16 ülkede Y Kuşağı inovatif şirketi unvandan bağımsız fikir üretimini destekleyen liderliğe sahip, açık vizyonu olan ve iç süreçlerinin gelişmesini destekleyen bir organizasyon olarak nitelendiriyor. Türkiye’deki Y kuşağı ise düzenli öğrenimi teşvik eden, çalışanların hem bireysel hem de mesleki gelişmelerine olanak tanıyan ve yaratıcılığı teşvik eden organizasyonları inovatif olarak görüyor.
Kamunun inovasyona ihtiyacı yok
Türkiye’de inovasyona en çok ihtiyaç duyulan sektörler arasında tüketim, enerji ve teknoloji yer alırken, diğer 16 ülkede eğitim, enerji ve kamu kurumları ilk üç sırayı paylaşıyor. Ayrıca Türkiye’de diğer ülkelerin aksine kamu sektörünün inovasyona ihtiyacı olmadığı belirtiliyor. Teknoloji, tüketim ve üretim ise hem Türkiye’de hem de 16 ülkede inovasyondan sorumlu sektörler olarak belirtiliyor.
Hem 16 ülkede (%65), hem de Türkiye’de (%51) Y Kuşağı’nın yarıdan fazlası, inovatif fikirler için desteklenen ve ödüllendirilen bir şirkette çalıştığını belirtiyor. Ancak Y Kuşağı çalıştıkları şirketlerde çok düşük bir oranda unvandan bağımsız fikir yaratımını ve paylaşımını destekleyen bir liderlik anlayışı olduğunu aktarıyor (16 ülke %26, Türkiye %16). Ek olarak Türkiye’deki Y Kuşağı’nın %43’ü çalıştıkları şirketlerin inovatif olduğunu düşünürken bu oran diğer ülkelerde %60’a çıkıyor.
Kendilerini yenilikçi olarak görüyorlar
Ankete katılan Y Kuşağı kendisini yenilikçi olarak görürken (16 ülke %62, Türkiye %63), geleceğin inovatif bireylerinin karakteristik özelliği olarak yaratıcılığı gösteriyor. Türkiye’de buna girişimcilik de ekleniyor.
Türkiye’deki Y Kuşağı’nın üçte biri, şirketlerde ifade özgürlüğünün yeteri kadar uygulanmadığını ve inovasyon için bu özgürlüğün desteklenmesi gerektiğini düşünüyor. Bu noktada Türk Y Kuşağı finansal yetersizliğin yanı sıra zayıf liderliği (%17) ve hiyerarşiyi (%15), inovasyonun önündeki en önemli engeller olarak görüyor. Diğer 16 ülkede ise finansal yetersizliğin (%22), iç kültürün (%10), değişime karşı direncin (%10) ve zayıf liderliğin (%10) inovasyonu engellediği belirtiliyor.
İnovasyon işin büyümesi için önemli
İnovasyonun işin büyümesi ve gelişmesi açısından büyük önem taşıdığına inanan Y Kuşağı (16 ülke %78, Türkiye %60), bir işin büyümesi ve gelişmesi için finansal başarının yeterli olmadığını, inovasyonun da önemli bir gösterge olduğunu düşünüyor. (16 ülke %87, Türkiye %93). Tüm ülkelerdeki Y Kuşağı toplum üzerinde önemli pozitif etki yaratan inovasyonların iş dünyasını geliştirdiğini düşünüyor ve topluma faydası olan inovasyonlardan kâr elde etmenin işletme için kabul edilebilir olduğunu belirtiyor.
Toplumsal huzursuzluk en büyük zorluk
Y Kuşağı, Türk toplumunun gelecek 20 yılda karşılaşacağı en büyük zorluğu %45 oranında toplumsal huzursuzluk olarak belirtirken, onu doğal kaynak kıtlığı ve gelir eşitsizliği izliyor. Araştırmanın gerçekleştirildiği diğer 16 ülkede karşılaşılacak zorlukların başında doğal kaynak kıtlığı (%34) yer alırken, bunu enflasyon (%32) ve nüfus yapısındaki değişim (%28) izliyor.
İnovasyonu en çok Güney Afrikalı Y Kuşağı önemsiyor
- Güney Afrika’da katılımcıların %90’ı inovasyonun işin büyümesi ve gelişimi açısından hayati önem taşıdığını düşünüyor.
- Hollanda (%62), Almanya (%65) ve Japonya’daki (%56) Y Kuşağı inovasyonu Güney Afrika kadar önemsemiyor.
- Çalışma ortamının inovatif olduğunu hissedenler arasında Hindistan %77 oranıyla başı çekerken, Japonya %20 ile listenin sonunda yer alıyor.
- Şirket aktivitelerinin topluma faydalı olduğunu en çok düşünen ülke Brezilya (%83) iken, Güney Kore ( %49) söz konusu faydaya en az inananların başında geliyor.