İlk aşaması tamamlanan YGS sonrası adayların başarıyı garantilemesi için yapılması gerekenlere dikkat çekiyoruz.
Üniversite yolunda ilk maraton olarak adlandırılan ve yaklaşık 2 milyon adayın katıldığı YGS sınavının ilk aşaması 15 Mart 2015 ‘de yapıldı. 160 dakika süren sınavda öğrenciler soruları cevaplamak için zamanla yarıştı.
Öğrencilerin yaşadığı en büyük problem olan stres, sınav sırasında sorulara odaklanmayı ve zamanı verimli kullanmayı zorlaştırıyor. Sınavın bir sonraki aşamasında yaşanabilecek benzer sorunları aşmak için yapılabilecekler hakkında Profesyonel Öğrenci Koçu Şebnem Daloğlu bizimle görüşlerini paylaştı.
Sınava hazırlanma sürecinde ailelerin öğrencilere pozitif yaklaşmaları oldukça önemli. Kişinin kendisinden veya ailesinden kaynaklı olarak yaşadığı stres ve kaygının sınav sonucunu olumsuz yönde etkilediğinin altını çizen Şebnem Daloğlu: “ Öğrencilerin sınav sırasında yaşadıkları duygusal tepkiler akademik performanslarını olumsuz yönde etkiliyor. Kaygının panzehri olan bilgi, sınavda başarılı olmak için tek başına yeterli değil. Yapılan araştırmalar stresin başarıyı % 10 kadar düşürdüğünü göstermektedir.” diyor.
Diğer yandan kaygının uygun dozda olduğu sürece adaylara olumlu katkı sağlayacağını belirten Daloğlu: “ Aday hiç kaygı duymaz ise ders çalışma isteği de olmayacaktır. Bu nedenle kaygıyı yok etmek yerine onu yönetmek ve dönüştürmek önemlidir. Öğrencilerimle yaptığım çalışmalarda hem stresin ve kaygının nedenini belirliyor hem de kişisel olarak stres ve kaygıyla başa çıkmanın yollarını öğretip, bu süreci en doğru şekilde yönetmesini sağlıyoruz . Çalışmalarımızın sınav sonucunu olumlu yönde etkilediğini gözlemliyoruz . ” diyor.
Sınav maratonunu en doğru şekilde tamamlayıp, hedefe ulaşabilmek için sınav öncesi zihni ve bedeni rahatlatmak, bu süreci başarı ile tamamlayacağına inanarak olumlu düşünceler geliştirmek yapılması gereken önemli faktörlerin başında geliyor.