Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda ana gündem maddeleri rekolte tahminlerinin üretim ve ihracata yönelik etkileri ile kuru incirde beyazlatıcı madde kullanımının tüketiciler üzerinde yarattığı olumsuzluklar oldu. Ayrıca Kuru Meyve Tanıtım Grubu ihracatta yeni hedefini Çin ağırlıklı olmak üzere Uzakdoğu olarak belirledi.
Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, 2014 yılı Seçimsiz Olağan Genel Kurul toplantısını yaptı. Sektörde faaliyet gösteren 35 ihracatçı firmanın katılımı ile gerçekleştirilen toplantıda Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği 2014 yılı bütçesi onaylandı ve Yönetim ve Denetim Kurulları ibra edildi. Toplantıda ayrıca sektör sorunları değerlendirildi.
Rekolte tahminleri daha geniş katılımlı heyetlerle ve daha bilimsel bir yaklaşımla ele alınacak…
Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, başta çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incir olmak üzere ülkemizin dünyada söz sahibi olduğu kuru meyveler için ürün idrakinden 1-2 ay öncesinde gerçekleştirilen rekolte tahminlerinde zaman zaman meydana gelebilen kabul edilemez düzeylerdeki sapmaların kimi zaman üretici, kimi zaman da ihracatçı ve yurtdışı alıcılar aleyhine sonuçlar doğurabildiğini belirtti.
Rekolte tahminlerinde artı veya eksi yüzde 5 limit içindeki sapmaların kabul edilebilir olduğunu sözlerine ekleyen Celep “ancak, kimi sezonlarda bu üç ürünümüzde kabul edilemeyecek düzeylerde rekolte tahmini sapmaları yaşanabiliyor. İthalatçı firmalara ve uluslararası kuruluşlara bu durumu anlatmakta güçlük çekiyoruz. Ayrıca, bazen sektör paydaşları arasında rekoltenin çok düşük olduğu yönünde spekülasyonların yapıldığı ve ihraç fiyatlarının anormal düzeylere yükseldiği bir yılın ardından gelen yılda normal veya normalin biraz üstünde bir üretim gerçekleşmesi olabiliyor. Bu durumda piyasa ve ihraç fiyatları hem üreticiyi hem de ticaret kesimini tatmin etmeyecek düzeylere geriliyor. Sonuç olarak sektör içindeki paydaşlar arasındaki güven ortamı zedeleniyor. Ülkemiz de döviz kaybına uğruyor. Bu nedenle, önümüzdeki sezondan itibaren ürün rekolte tahmin heyetinde yer alan kurum ve kuruluşlarımıza sektördeki paydaşlardan yenilerini eklemeyi ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın Çiftçi Kayıt Sistemi altyapısından da faydalanarak daha tutarlı sonuçlara ulaşmayı planlıyoruz” diye konuştu.
Kuru incirde renk ağartıcı kimyasal madde kullanımı son bulmalı…
Birol Celep, kuru incirde ürünün rengini açmak üzere Avrupa Birliği’nde ve ülkemizde yasaklı olan kimyasal madde kullanımının önüne geçilmesi amacıyla; Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı onayı ile yetkili laboratuvarlarda geçtiğimiz yıl temmuz ayından bu yana uygulanan ihraç edilen partilerin denetiminde analiz metoduna da devam edileceğini ifade etti. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı onayı ile yetkili laboratuvarlarca uygulamaya konulan yeni metodun hiçbir şekilde yanıltma ihtimali olmadığını belirten Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, “AB başta olmak üzere, alıcı ülkeler bu konuda harekete geçmeden bu sorunu en önemli üretici ülke olarak kendi içimizde çözmemiz gerekiyor. Bu konu ihracatçı firmalar arasında haksız rekabet unsuru olma özelliği taşıdığı gibi alıcı ve tüketicilerin de yanıltılmasına ve kalitesiz ürün tüketmelerine yol açıyor. Bundan 15-20 yıl öncesine kadar söz konusu kimyasal madde kullanılmadan biz sektör olarak 55-60 bin ton kuru inciri rahatlıkla ihraç edebiliyorduk. Kaldı ki, günümüzde birçok firmamızın geniş soğutmalı depoları mevcut ve ürünü uzun süre rengini ve kalitesini kaybetmeden saklama imkânlarımız var” dedi.
Kuru Meyve Tanıtım Grubu gözünü Uzakdoğu’ya dikti
Kuru Meyve Tanıtım Grubu (KMTG) Başkanı Osman Öz ise toplantıda yaptığı konuşmada; çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı, kuru incir ve antep fıstığını kapsayan tanıtım gruplarının 9 hedef pazarı olmakla birlikte, eldeki kaynakları verimli kullanmak adına, bu yıl öncelikli hedef pazar olarak Çin’deki çalışmalara yoğunlaştıklarını belirtti. KMTG Başkanı Öz, Çin’deki çalışmalar için bir ajansla sözleşme yapıldığını, başlangıç olarak 2015 yılı için 500 bin dolarlık bütçe dahilinde Çin’deki basılı, görsel ve internet medyası aracılığı ile kuru meyvelerin tanıtımını, Çin gündeminde belirleyici olan bir grup gazeteci, blog yazarı ve program sunucusunu ülkemize getirerek ülkemizi ve ürünlerimizi yerinde tanıtmayı, Pekin, Şanghay ve Guanzghou gibi Çin’in önde gelen üç kentindeki büyük marketlerde ürün tadımları yapmayı hedeflediklerini bildirdi.
Osman Öz “2015 yılında şu ana kadar Türkmenistan ve Dubai’de iki uluslararası fuar katıldık. Yılın geri kalanında 4 fuara daha katılmayı planlıyoruz. Fuarların ikisi Çin’de, diğerleri Rusya ve Güney Kore’de. Uzakdoğu başta Çin olmak üzere dünya nüfusunun yaklaşık üçte ikisinin yaşadığı bir bölge. Dünyanın ekonomik büyümesini bu bölge sırtlıyor. Artan gelir düzeyine paralel insanlar kuru meyve gibi sağlıklı ürünlere her geçen yıl daha fazla ilgi gösteriyor. Bu nedenle Uzakdoğu bizim için olmazsa olmaz bir hedef pazar. Çin’deki çalışmalar sonrasında, eldeki kaynaklar ölçüsünde Güney Kore gibi diğer bölge ülkelerde de çalışmalar yapacağız” diyerek sözlerine son verdi.