Hukuki işlemlere rahatlık ve hız kazandıracak olan elektronik tebligat ve KEP konusunda henüz sistemin oturmadığını, yanı sıra farkındalığın da zayıf olduğu belirtiliyor. Türkiye Bilişim Derneği tarafından Ankara J.W.Marriot Otel’de düzenlenen 30. Geleneksel Bilişim Kurultayı’ndaki paneled konuşmacılar sorunları aktardılar. Halen mevcut 3 KEPHS olmasına karşın, bu firmalar arasında bir entegrasyon olmaması konusunun önümüzdeki günlerde çözüleceği raporlanıyor.
TBD’nin Ankara’da gerçekleştirilen 30. geleneksel Bilişim Kurultay’ındaki panellerden birtanesi de, “Elektronik Posta (KEP)” konusundaydı. Panelin katılımcıları hizmet sağlayıcı firmalar, Adalet Bakanlığı ve BTK yetkilileriydi. Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde, ilk olarak BTK uzmanı Demet Kabasakal, KEP konusundaki gelişmeleri anlattı.
Arkasından kürsüye gelen Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi’nden hakim Muhammet Polat, KEP ile elektronik tebligatın karıştırıldığını ama farklı olduğunu ve 2004’den bu yana gündemde olan elektronik tebligat konusunda halen istenen noktada olunamadığına işaret etti. Polat paneled ilginç istatistikler de verdi. Adalet Bakanlığı’nın hukuki sorunlarla ilgili olarak ayda 800.000 klasik tebligat yaptığını, 2013’de tüzel kişilere yıllık 8 milyon, gerçek kişilere ise bunun 3 katı yani aylık 2,5 milyon tebligat gönderilmiş olduğunu öğrendik.
Polat , yargıda tebligatların zamanında yapılamaması nedeniyle hak kaybı olduğunu; bir boşanma davasında, karşı tarafın tebligatı almadığı sürece işlemin geçerli sayılmadığını örneğiyle verirlen, e-tebligatların yararı konusunda şunları söyledi:
Bankaların işlemi otomatik hale getirebilmesi (xml kullanımı)
Kurumlararası entegrasyonlar
Davaların hızlanması
Maliyetlerindüşmesi
Hak kayıplarının ortadan kalkması
Polat sorunlu alanları
– Mersis
– Eski kayıtlar
– Ücretlendirme
– Hesabı olmayan kullanıcılar
– Kurumsal sertifikalar
– Mevzuatın yorumlanması ve önceliği şeklinde özetledi.
Polat’ın arkasından konuşan Cumhuriyet Savcısı Dr. İhsan Baştürk olayın mevzuat tarafına değindi. Hukuki güvenlik ile tebligat arasındaki ilişkiye dikkat çekti :
“Hukuki devlet bir işlem yapmadan önce vatandaşına bilgi verir. Bu açıdan çok önemlidir. Bazen bir tebigattan öyle sonuçlar çıkar ki; siz tatildeyken gelir, muhtara bırakılır, sonar mallarınıza haciz konurya da başka işlemler olur”
1959’dan kalma tebligat kanunu ile bugüne geldiğimizi belirten Baştürk, “Dededen kalma davaların nedeni bu, çünkü muhataplar bu tebligatları almaktan kaçınabiliyor, o zaman da davalar uzuyor” dedi.
PTT adına konuşan Teknik İşler ve Otomasyon Dairesi Başkanı İbrahim Polat, KEPHS olarak, kendi kurumundaki gelişmeleri kronolojik olarak aktardı. Polat bir soru üzerine 1500 KEP kullanıcıları olduğunu belirtti.
Diğer bir KEPHS olan Türkiye Noterler Birliği adına konuşan Kürşat Güney ise, elektronik tebligatın devreye girmesi ile KEP konusunun hızlanacağını söylerken, ilginç bir rakam verdi. Gerek kağıttan, gerekse işgücü ve davaların kısalması gibi konulardan yaratılacak tasarruflarla, KEP ve elektronik tebligatın devlete yüzde 70 tasarruf sağlayacağını belirtti. 2013’ü kaybettik, bari 2014’ü kaybetmeyelim” dedi.
Güney “içaçıcı bir tablo yok” şeklinde belirttiği bir diğer konu, Türkiye’de 1 milyon şirket olmasına karşın KEP alan firma sayısının henüz 10 bini bulmadığı, kendilerinde de 1000 civarı KEP müşterisi olduğu şeklinde. Güney,
Türk Kep adına konuşan Yüksel Samast, KEP konusunda Almanya’dan sonra yönetmelikleri düzenleyen ve yayınlayan 2ci ülke olduğumuza işaret etti. “KEP 7 x 24 bizi zamandan bağımsız kılıyor” diyen Samast, bir şikâyetini, kendilerinin BTK tarafından görevlendirildikleri için sanki bir devlet kurumu gibi görüldüklerini ama öyleolmadığını, bir özel firma olduklarını söyledi.