8 Kasım 2014 – Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Salih Bezci, özellikle Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin, mal ve hizmet tedarikindeki geç ödemeler nedeniyle sıkıntı yaşadığını belirterek, “Ekonomide her kesim birbirine bağlıdır. Tahsil edilemeyen alacaklar ister istemez işletmenin personel ve ödemelerine yansıyacaktır” dedi.
Ankara Ticaret Odası (ATO) 3 numaralı İlaç ve Tibbi Cihaz Meslek Komitesi Başkanı Metin Demir, komite üyeleriyle birlikte ATO Yönetim Kurulu toplantısına katılarak sektörleri ve yaşadıkları sorunlar hakkında bilgi verdi. Konuşmasında Türkiye’nin uzun vadede küresel bir ilaç ar-ge ve üretim merkezi olmasının, tıbbi cihaz ve ilaç alanlarında rekabetçi bir konuma ulaşmasının hedeflendiğini belirten Demir, “Yaşadığımız geç geri ödeme sorunu yüzünden sıkıntı yaşıyoruz” dedi.
Sağlık Endüstrilerinde Yapısal Dönüşüm Programı’yla tıbbi cihaz ve malzeme ihtiyacının yüzde 20’sinin, ilaç ihtiyacının ise yüzde 60’ının yerli üretimle karşılanmasının planlandığını anlatan Demir, yaklaşık 2 bin 500 KOBİ’nin, üniversite hastanelerine mal tedarikinde yaşanan geç geri ödeme sorunu nedeniyle iflasın eşiğine geldiğini kaydetti. Firmaların üniversite hastanelerine ilaç ve tıbbi cihaz temini için ihalelere girdiğini, kamu hastanelerinde 4 ay olan geri ödeme süresinin üniversite hastanelerinde iki yılı bulduğunu bildiren Metin Demir, bu süre sonunda da hak edilmiş ödemelerinin yapılmaması yüzünden kapılarına kilit vurma noktasına geldiklerini dile getirdi. Demir, şunları söyledi:
“Üniversite hastaneleri ihalelerde geri ödeme süresini 460 gün olarak şartnameye koyuyorlar. Kamunun 4 ay yani 120 gün olarak belirlediği süre, üniversite hastanelerinde çok uzamakla birlikte, gününde de ödenmemektedir. Malını teslim eden ilaç ya da tıbbi malzeme firması, o satışın KDV’sini ödemekte, tedarikçilerine ödeme yapmakta, işçisinin maaşını, işletme giderlerini karşılamaktadır. Tüm bu ödemeler cebinden çıktığı halde, sözleşmedeki ödeme vadesi geldiğinde hak ettiği alacağı tahsil edememektedir. Oysa aynı sürede üniversite hastanesi verdiği hizmetin parasını 45 ila 60 gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan almaktadır. Üniversite hastaneleri aldıkları bu parayla ilaç ve tıbbi malzeme tedarikçisine borcunu ödeyebilecekken, döner sermaye gelirlerini başka alanlarda kullanmayı tercih etmektedirler.”
-3,5 MİLYAR LİRALIK ALACAK-
Sektörde faaliyet gösteren yaklaşık 30 ecza deposu ile yaklaşık 2 bin 500 tıbbi cihaz üreticisi ve ithalatçısı firmanın üniversite hastanelerinden yaklaşık 3,5 milyar liralık alacağı bulunduğunu bildiren Demir, “Sektörümüz vadesi geçmiş alacaklar yüzünden sıkıntı yaşıyor” dedi.
Avrupa Birliği ülkelerinde de benzer sorunların yaşanması nedeniyle, KOBİ’lerin korunması için geç ödemeler direktiflerinin çıkartıldığını bildiren Demir, Yeni Türk Ticaret Kanununun 1530. Maddesi ile AB Geç ödemeler Direktifi uyumlaştırılmaya çalışılmışsa da Kamu Kurumlarının bu madde kapsamı dışında kaldığı şeklinde yorumlanması nedeniyle maalesef uygulanamamaktadır. Hâlbuki en büyük alıcı Kamu Kurumlarıdır. TTK 1530. Maddesinin Kamu Kurumlarına uygulanmaması ve İcra İflas Kanununun 82/1 maddesindeki “kamu malı haczedilemez” ilkesi nedeniyle kamudan alacakların tahsilinde sorun yaşandığını ifade etti. Demir, üniversite hastanelerinin KOBİ’lerin alacaklarını zamanında ödemeyerek, geç ödemeyi bir finansman aracı gibi görüp kullandıklarını kaydetti
-ÇÖZÜM ÖNERİSİ OLARAK-
Demir, şunları söyledi: “Üniversitelerimiz tıp eğitimini en kaliteli şekilde yapmaktadır ancak, hastane bütçesinin idaresinde maalesef aynı başarıyı gösterememektedirler. Bu kurumlar ülkemizin önemli ve vazgeçilmez kurumlarıdır. Var olan borçları hazine yardımı ile ödenip, hastane işletmeleri sağlık bakanlığı ile yapılacak afiliasyon anlaşmalarıyla kalıcı, sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulmalıdır.”
-ATO BAŞKANI BEZCİ-
ATO Başkanı Salih Bezci de yaptığı konuşmada, KOBİ’lerin Türkiye ekonomisindeki önemine değinerek, “İlaç ve tıbbi cihazla ilgili ödeme sisteminin şeffaf ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması gerekir. Sektördeki dış ticaret açığını küçültmek için yerli işletmelerimizi teşvik etmeliyiz” dedi.