Uluslararası denetim ve danışmanlık firması EY “İş Dünyası’nın Nabzı – Riskler ve Fırsatlar” raporunu yayınladı. Global pazarlarda ürün ve hizmetleriyle lider konumda bulunan şirketlerin üst düzey yöneticileri ile yapılan araştırma riskler ve fırsatların analizine yönelik çarpıcı sonuçlar içeriyor. Türkiye’den de şirketlerin görüşleriyle katıldığı araştırma sonuçlarına göre Türk şirketleri için ilk on fırsat arasında gelişmekte olan pazarlarda yaşanan talep artışları ilk sırada yer alırken, piyasa riskleri ise en çok belirtilen 10 riskin başında geliyor.
Dünya genelinde 21 ülkede çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren 641 şirketin yöneticilerinin katılımı ile gerçekleştirilen araştırmada, dünya genelinde fiyat baskısı riski şirketler için birinci sırada yer alırken, Türkiye’de birinci sırayı piyasa riskleri alıyor. Türkiye için birinci sırada fırsat olarak gelişmekte olan pazarlardaki talep artışı gösterilirken, dünya genelinde ilk fırsat olarak ürün, hizmet ve operasyonlarda inovasyon öne çıkıyor.
Ortaya çıkan sonuçların genel olarak hem Türkiye’deki, hem de küresel şirketlerin yöneticileri için benzer risk ve fırsatları işaret ettiğine değinen EY Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Ortağı Arzu Pişkinoğlu, “Rapora yansıyan tabloya göre şirketler gelecek yıl da gelişmekte olan pazarları hedeflerinin merkezine oturtacak ve maliyetleri kısarak karlılığı arttırmayı en önemli gündem konularından biri olarak görecek” dedi.
Devletlerin kontrol ve denetim rolü artıyor
Rapor sonuçlarında dikkat çeken bir diğer husus, 2011’de ilk 10 risk listesine ilk kez yedinci sıradan giren devletin artan rolü, günümüzde bir basamak yükseliyor ve hem dünya hem de Türkiye sonuçlarında altıncı sırada yer alıyor. Raporda, bunun nedeni olarak ise özellikle finans sektöründe yapılan sıkı mevzuat düzenlemeleri; hızlı büyüyen ülkelerde devletin ilaç ve sağlıktan; enerji ve altyapıya kadar birçok sektörde giderek daha aktif bir rol üstlenmesi olarak gösteriliyor.
Gelişmekte olan pazarlar önemini korumaya devam ediyor
Yapılan araştırmaya göre, mevcut durumda küresel tüketici harcamalarının üçte ikisinin hızlı büyüyen pazarlardan geldiği gözlemleniyor. Hızlı büyüyen pazarlardaki 30.000 dolar üzeri kazanan hane halkı sayısının 2020 yılı itibariyle iki katından fazlasına çıkarak 149 milyon kişiye ulaşması ve bu rakamla Amerika (120 milyon) ile Avrupa (116 milyon) bölgelerini geçmesi öngörülüyor. Bu sonuç ise, yapılan araştırmada Türkiye sıralamasında birinci, dünya geneli sıralamasında ikinci sırada yer alan gelişmekte olan pazarlardaki talep artışı fırsatına dayanak olarak gösteriliyor ve firmaların stratejik planlamalarına yön veriyor.
Sosyal medyanın etkisi ve internet kullanımındaki artış önemli fırsatlar sunuyor
Araştırmada bir diğer öne çıkan sonuç ise, sosyal medya kullanımına bağlı olarak şirketlere yeni pazarlama fırsatları sunan yeni medya. İki yıl önceki çalışmada dünya genelinde şirketler tarafından sekizinci sırada bir fırsat olarak görünen yeni pazarlama kanalları günümüzde dördüncü sıraya kadar yükseldi. Türkiye’de ise, yeni pazarlama kanallarının stratejik farkındalığı şirketler tarafından ikinci sırada bir fırsat olarak ele alınmaktadır. Sosyal medyaya yön veren Facebook ve Twitter’a yıllar itibariyle yüz milyonlarca kullanıcının dahil olması, bu fırsatın büyüyen önemini gösteriyor.