Halsizlik, yorgunluk, konsantrasyon bozukluğu, kas krampları, bacak, ayak bilekleri ve göz kapaklarında şişlikler… Tüm dünyada görülme sıklığı giderek artan böbrek hastalıkları, farklı belirtilerle kendini gösterebiliyor. Ancak böbrek yetmezliği ileri aşamaya gelinceye kadar hastaların önemli bir kısmında herhangi bir şikayet oluşmayabiliyor. Bu nedenle böbrek hastalığı açısından risk altında olanların düzenli olarak kontrollerini yaptırmaları büyük önem taşıyor. Memorial Ankara Hastanesi Nefroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Kayser Çağlar, “12 Mart Dünya Böbrek Günü” öncesinde böbrek sağlığını koruma yolları hakkında bilgi verdi.
En önemli risk faktörleri şeker hastalığı ve yüksek tansiyon
Böbreklerin temel fonksiyonu vücutta oluşan artık ürünleri ve fazla sıvıyı uzaklaştırmaktır. Bu işlem vücut kimyası için oldukça önemlidir. Bunun yanı sıra böbrekler kan basıncını düzenleyen hormonları salgılar, vücudumuzdaki D vitaminini aktif hale getirir ve kan hücrelerinin üretimi için gerekli olan hormonu salgılar. Çeşitli hastalıklar ve bazı ilaçların yanlış kullanımı sonucunda ortaya çıkabilen “akut böbrek yetmezliği” böbrek fonksiyonlarının ani olarak azalmasıdır. Böbrek fonksiyonlarının daha uzun zaman içerisinde geriye dönemeyecek şekilde azalması ise “kronik böbrek yetmezliği” olarak adlandırılır. Diyabet ve tansiyon hastaları, ileri yaştaki bireyler ve ailesinde böbrek hastalığı öyküsü bulunan kişilerin böbrek hastalıklarına yakalanma riskleri daha fazladır.
Kan basıncı yüksekliği ve idrarda protein bulunması böbrek hastalığı habercisi
Böbrek hastalığının teşhisinde kullanılan yöntemler; kan basıncı ölçümü, idrar testi, kan tahlilleri ve böbreğin radyolojik olarak görüntülenmesidir. Kan basıncı yüksekliği böbrek yetmezliğinin en önemli nedenlerindendir. İdrarda protein bulunması ise böbrek hastalığının en erken bulgusu olabilir. Kan tetkikleri ve ultrasonografi de böbrek hastalarını değerlendirirken vazgeçilmez bir yöntemdir.
Herhangi bir böbrek hastalığı bulunmayan kişilerin böbrek sağlığını korunmak için dikkat etmesi gerekenler
1. Düzenli egzersiz yapmak
2. Vücut ağırlığını kontrol altında tutmak
3. Tansiyonu ve kan şekerini kontrol altında tutmak
4. Dengeli beslenmek
5. Sigara kullanmamak
6. Alkol tüketimini sınırlandırmak
7. Yeterli miktarda sıvı almak
8. Yılda bir hekim kontrolü yaptırmak
9. Bilinçsiz ilaç tüketiminden uzak durmak
10. Ailedeki hastalık öykülerini bilmek ve bunlara göre önlemler almak
11. Kan basıncı ölçümü yaptırmak
12. Tuz tüketimini azaltmak
Hastalığın ilerlememesinin durdurulması için…
- Kan basıncının kontrolü: Kan basıncı yüksekliği böbrek yetmezliğine yol açabileceği gibi; hipertansiyon böbrek hastalığının bir bulgusu olarak da karşımıza çıkabilir. Kan basıncının iyi kontrol edilememesi böbrek hastalığını hızlandırır.
- Şeker hastası olanların kan şekerinin kontrolü: Diyabet, ülkemizde diyaliz hastalarında böbrek yetmezliğinin en sık görülen nedenidir. Kan şekerinin iyi kontrolü böbrek hastalığının gelişmesini engelleyebilir.
- Tuz alımının azaltılması: Türkiye’de Avrupa ülkelerine göre 3 kat fazla tuz tüketilmektedir. Tuzun fazla kullanılması hipertansiyona, ödeme ve böbreğin olumsuz etkilenmesine yol açmaktadır.
- Bilinçsiz ilaç tüketimi: Böbrek hastaları özellikle romatizmal ağrı kesicilerden kaçınmalıdır. Romatizmal ağrı kesiciler, radyolojik görüntüleme için kullanılan ilaçlar ve bazı antibiyotikler böbrek fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir.
- Düzenli nefrolog takibi: Böbrek hastalarının düzenli hekim kontrollerini yaptırmaları, hastalığın erken tanısı, ilerlemesinin yavaşlatılması veya geriletilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.