Dünya ekonomisindeki belirsizliğin Türkiye’yi olumsuz etkilediği 2014 yılı, sanayiciler açısından da sıkıntılı geçti. OSTİM GİAD Başkanı Ali Altındal, 2015 yılı için daha pozitif bir beklenti içinde olduklarını, üretimden asla vazgeçmeyeceklerini söyledi.
OSTİM Genç İşadamları Derneği (OSTİM GİAD) Başkanı Ali Altındal, 2014 yılının iş dünyasını zorlayan bir yıl olduğunu ifade etti. Altındal; 2008’de başlayan ve Avrupa başta olmak üzere bütün dünyada hala etkisini devam ettiren ekonomik krize dikkat çekerek, “Türkiye de bu krizden bir şekilde etkilenmiştir. Özellikle ihracatçımız, en büyük pazarları olan Avrupa’da hala sorunlar yaşamaktadır. Gerek ekonomik sorunlar, gerekse başta komşu ülkelerde olmak üzere dünyanın değişik yerlerinde meydana gelen iç çatışmalar, nispeten ülkemiz ekonomisini de olumsuz etkilemiştir. Bu anlamda 2014 yılını çok da rahat geçiremeyen iş dünyası, alternatif pazarlarla kayıplarını bertaraf etmeye çalışmıştır” dedi.
EKONOMİ YAVAŞ DA OLSA BÜYÜDÜ
OSTİM’de üretim yapan işletmeler başta olmak üzere, Türk üreticisinin üretimden ve yatırımlardan vazgeçmediğine işaret eden Ali Altındal, “Ekonomi yönetiminin istikrarlı duruşu, iş dünyasının takındığı bu tavır büyüme rakamlarına da yansımıştır. Dünyadaki ve coğrafyamızdaki tüm olumsuzluklara karşın Türkiye ekonomisinin büyümüş olması önemlidir. Büyüme hızı yavaş da olsa, tablo kötü değildir. Elbette Cumhuriyetimizin 100.Yılı için konulan ekonomik hedeflere ulaşmak için daha fazlasına ihtiyacımız vardır. Yıllık yüzde 3-4’lük büyümeyle bu hedeflerin gerçekleşemeyeceği ortadadır. Ancak dünya ve ülke gerçeklerini de gözardı etmek olası değildir. İş dünyasına düşen, şartlar ne olursa olsun mücadeleden vazgeçmemektir” diye konuştu.
SİYASİLERE DÜŞEN İSTİKRARI SÜRDÜRMEK
OSTİM GİAD Başkanı Ali Altındal, iş dünyası için ekonomi ve siyasetteki istikrarın çok önemli olduğunu da vurguladı. Altındal, şöyle devam etti:
“Önümüzde bir genel seçim süreci var. Seçimin ekonomiye yansımaları geçmişte ülkeye çok şey kaybettirmiştir. Bu kez seçimin bir fırsata dönüştürülmesi hepimizin ortak arzusudur. Siyasilere düşen istikrarlı yönetim, iş dünyasına düşense yenilikçi olmaktır. Özellikle KOBİ niteliğindeki işletmelerin Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapması, kurumsallaşma yolunda gerekli adımları atması, KOSGEB ve Kalkınma Ajansları gibi kurumların teşvik ve desteklerini iyi takip etmeleri, ihracata dönük adımlar atmaları gerekmektedir.”
