İş dünyasının geleneksel buluşma noktası CEO Club toplantısı, Capital ve Ekonomist dergilerinin öncülüğünde, Vodafone Türkiye’nin ana sponsorluğunda gerçekleşti. GE Türkiye’nin etkinlik sponsorluğunda yapılan ve Türkiye’nin en dijital şirketlerinin CEO’larının konuşmacı olarak katıldığı “Dijital Şirketler”de, iş dünyasında dijitalleşmenin önemi tartışıldı ve dijital şirket olmanın ipuçları paylaşıldı.
9 Mart 2016 – Capital ve Ekonomist dergilerinin öncülüğünde, Vodafone Türkiye’nin ana sponsorluğunda düzenlenen geleneksel CEO Club toplantısı, Türkiye’nin en dijital şirketlerinin CEO’larını bir araya getirdi. GE Türkiye’nin etkinlik sponsorluğunda Conrad İstanbul’da yapılan “CEO Club Dijital Şirketler”, Capital ve Ekonomist Dergileri Yayın Direktörü M. Rauf Ateş ve Vodafone Türkiye CEO’su Gökhan Öğüt’ün açılış konuşmalarıyla başladı. Toplantıda GE Türkiye CEO’su Canan Özsoy da “İnovasyon Barometresi – İş Dünyasına Mesajlar” konulu bir sunum yaptı. Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy’un moderatörlüğünde gerçekleşen “Dijital Şirketler” temalı oturuma ise Garanti Bankası CEO’su Ali Fuat Erbil, Ağaoğlu Şirketler Grubu CEO’su Önder Halisdemir, Migros Türk CEO’su Ömer Özgür Tort ve Brisa CEO’su Yiğit Gürçay konuşmacı olarak katıldı. İş dünyasında dijitalleşmenin öneminin tartışıldığı toplantıda, konuşmacılar dijital şirket olmanın ipuçlarını paylaştı.
Gökhan Öğüt: “Dördüncü Endüstri Devrimi’ni iyi değerlendirmeliyiz”
Günümüzde mobil teknolojilerin her yerde olduğunu belirten Gökhan Öğüt, şunları söyledi:
“Yaşamımızın her anında ve alanında mutlaka bir mobil teknoloji var. Dolayısıyla, artık her şey mobil, mobil de her şey olacak. Mobil, sabitle birleşerek Gigabit Toplumu’nu da beraberinde getirecek. Evlere kadar uzanan fiber ağlarla birlikte hem mobil hem de sabit iletişimde yeni bir dönem başlayacak. Bu tablo, kuşkusuz, endüstriyel üretime ve ekonomiye de yansıyacak. Gigabit Toplumu’nun endüstrideki ve ekonomideki yansıması, bugün tüm dünyanın hararetle konuştuğu Endüstri 4.0, başka bir deyişle Dördüncü Endüstri Devrimi olacak. Bu devrim, bilimsel ve teknolojik buluşların ekonomik ve toplumsal yapıları dönüştürdüğü bir geleceğin mimarı olacak. Dünyayı bekleyen temel sorun ve zorlukları etkili ve sürdürülebilir bir biçimde çözmek için Endüstri 4.0 fırsatını çok iyi değerlendirmek gerekiyor.”
Dördüncü Endüstri Devrimi’nin dijitalleşmeyle mümkün olacağına dikkat çeken Öğüt, “Dijitalleşme, sağlıktan tarıma, her sektörde sağladığı verimlilik artışıyla sürdürülebilir ekonomik büyümenin ve toplumsal gelişimin lokomotifi durumunda. Dijitalleşen bir şirket, verimliliğini artırıyor, hız kazanıyor, operasyonel süreçlerini iyileştiriyor, daha da önemlisi ulusal ve uluslararası arenada söz sahibi oluyor ve rekabet gücünü artırıyor. Böylece, faaliyet gösterdiği ülkeyi de dijital geleceğe taşıyor. Dolayısıyla, Türkiye’nin Endüstri 4.0 trenini yakalaması, ancak şirketlerin dijitalleşme konusundaki ısrarlı ve tutarlı tutumuyla mümkün olacak” dedi.
“Türkiye’nin dijital karne notunu yükseltmeliyiz”
Sağlıklı bir dijitalleşme süreci için önce ölçmek gerektiğini ifade eden Öğüt, şöyle devam etti:
“Accenture işbirliğiyle hayata geçirdiğimiz Yarına Hazırım Platformu ile Türkiye’de işletmelerin dijital haritasını çıkarıyoruz. İşletmelere verimliliklerini artırarak değişen iş dünyasında yarına hazır olabilmelerine yardımcı olacak çözümler sunuyoruz. Bugün itibariyle Türkiye’deki 41 bin işletme tarafından doldurulan anket sonucuna göre %53 olan ulusal dijitalleşme endeksini %75’e çıkarmak için çalışıyoruz. Accenture ile ikinci bir işbirliği yaparak Accenture Dijitalleşme Endeksi’ni hayata geçirdik ve sonuçlarını geçtiğimiz Kasım ayında duyurduk. Bu araştırma bize Türkiye’nin en büyük şirketlerinin dijital karne notunun 60 olduğunu gösterdi. Dördüncü Endüstri Devrimi’ni yapabilmek için ülkece notumuzu 90-100’lere çıkarmamız gerekiyor. Bu açıdan bakıldığında, sektörlerinde Dijital Dönüşüm’ün lideri olan şirketlerin bugün burada aynı çatı altında toplanmasının, hepimiz için büyük bir fırsat olduğunu düşünüyorum; çünkü, şirket yöneticileri olarak, dijitalleşme konusunda birbirimizin deneyiminden öğreneceğimiz çok şey olduğuna inanıyorum.”
“4.5G hepimiz için bir fırsat”
Ticari ve ekonomik varlığını gelecekte de sürdürmek isteyen şirketlerin önündeki tek çıkış yolunun dijitalleşme olduğunun altını çizen Öğüt, “Bu noktada, özellikle, Nisan başında hizmete girecek 4.5G teknolojisinin bu anlamda büyük bir fırsat sunduğunu düşünüyoruz. Yüksek veri hızları ve düşük gecikme süreleri sayesinde bilgiye erişimimizi hızlandıracak olan bu teknoloji, daha hızlı, daha etkin ve daha rekabetçi iş süreçlerinin mimarı olacak” dedi.
Canan M. Özsoy: “Dünya Endüstriyel İnternet Devrimi yaşıyor”
GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Canan M. Özsoy ise “İnovasyon Barometresi – İş Dünyasına Mesajlar” başlıklı konuşmasında dijital çağ ve endüstriyel devrimin inovasyondaki önemine dikkat çekti. Canan M. Özsoy “Dünya bugün kaçınılmaz bir süreci, Endüstriyel İnternet Devrimi’ni yaşıyor. GE olarak bu devrimi şekillendirmenin ve bu devrime liderlik etmenin heyecanı yaşıyoruz. Bu değişimle birlikte, yaklaşık 150 yıldır inovasyon ve endüstri şirketi olarak yoluna devam eden GE olarak bugün artık kendimizi dünyanın öncü dijital endüstriyel şirketi olarak konumlandırıyoruz. Bu çerçevede müşterilerimize daha fazla verimlilik sağlama amacıyla yenilikçi teknolojiler üzerine çalışıyoruz” dedi.
“Türk iş dünyasının inovasyon konusundaki yaklaşımı sayesinde ülkemiz için önemli fırsatlar yakalayacağız”
Canan M. Özsoy konuşmasında iş dünyasında inovasyonun yerini ölçen GE Küresel İnovasyon Barometresi’nin sonuçlarına yönelik olarak önemli mesajlar verdi. GE’nin 23 ülke ve 10 ayrı sektörden Türkiye’nin de dahil olduğu 2 binden fazla inovasyon yöneticisinin katılımıyla gerçekleştirdiği araştırmanın Türkiye’nin yüksek potansiyelinin altını çizdiğini belirten Özsoy, “Araştırma, gerek dünya gerekse Türk iş dünyasının üst düzey yöneticilerinin, önümüzdeki 10 yılda ileri üretim tekniklerinin sanayi sektöründe radikal bir dönüşüm yaratacağına inandığını ortaya koyuyor. Diğer taraftan, işbirliklerinin kurumlar açısından önemini gösteriyor. Bu yaklaşımla, 2015 yılında açtığımız GE Türkiye İnovasyon Merkezi ile ülkemizde altyapı, lokalizasyon ve yerel inovasyonu geliştirmeye ve bu konuda işbirlikleri gerçekleştirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.