Dünya’nın en büyük re- export ülkesi olan Singapur’ da iki yılda bir yapılan ve dünyanın en önemli gıda fuarları arasında yer alan ve Food& Hotel Asia 2016 fuarı 74 ülkeden 3 bin dörtyüz firmanın katılımıyla kapılarını ziyaretçilerine açtı. İstanbul İhracatçılar Birliği ve Şekerli Mamuller Tanıtım Grubu (ŞTG), öncülüğünde 34 Türk firması fuardaki yerini aldı.
Uzakdoğu, Orta ve Güney Amerika pazarlarına odaklandıklarını vurgulayan Şekerli Mamuller Tanıtım Grubu Başkanı Hidayet Kadiroğlu, “Fuarlarımızı ve faaliyetlerimizi bu pazarlara yoğunlaştırdık. Tanıtım faaliyetlerinin yüzde 80’ini bu bölgelere ayırdık. Güzel sonuçlar almaya başladık” dedi. Hidayet Kadiroğlu, “2016 yılı bizim için stratejik bir yıl. İlk üç aylık amacımız yükselen trend pazarlar olan Uzakdoğu, Orta ve Güney Amerika pazarlarıydı. Fuarlarımızı ve faaliyetlerimizi bu pazarlara yoğunlaştırdık” dedi. Bu pazarlara düzenledikleri fuar, ticari ve alım heyetlerinden geri dönüşler almaya başladıklarına ve bunlarında rakamlara yansıdığını belirten Kadiroğlu, “Amerika’ya olan ihracatımızda yüzde 65 artış var. Yüzde 65’lik artışın sebebi olarak biz bu pazarlarda katıldığımız fuarları görüyoruz. Amerika’da gerçekleştirdiğimiz bu ihracat artışını diğer potansiyel pazarlarda da gerçekleştireceğiz. Geçtiğimiz sene ticaretimizin düşük olduğu pazarlara yatırım yapmaya başladık. Sektör olarak bütün odağımızı bu pazarlara yönelttik. Buralarda fuarlara katıldık, ticari heyetler ve alım heyetleri düzenledik. Yani şu anda sektörümüz bu bölgelerde neler yapabiliriz bunlara bakıyorlar çünkü çevre ülkelerde yaşanan problemler bize pazarlarımızı çeşitlendirmemiz gerektiğini, olduğumuz alternatif pazarlarda da güçlenmemiz gerektiğini gösterdi. Bu pazarlarımızı tanıtım grubumuzun desteği ile geliştiriyoruz ve büyütmeye çalışıyoruz. Üyelerimize yön vermeye çalışıyoruz, odağı yeni pazarlara çekmeye çalışıyoruz. Fuarları bu taraflara almamızın sebebi de bu. Üyelerimiz artık şunu bilmeliler; Biz bu yıl Uzakdoğu’da ve Amerika Kıtası’nda ekmek yiyebiliriz” diye konuştu.
900 MİLYAR DOLARLIK PAZAR
Singapur’da tanıtım grubu olarak ilk defa tanıtım faaliyetlerinde bulunduklarını aktaran Hidayet Kadiroğlu, “Singapur, nüfusu 5.5 milyon ancak ASEAN diye tabir ettiğimiz Güneydoğu Asya uluslararası birliğine bağlı. Filipinler, Malezya, Tayland, Endonezya da bu birliğin içinde bu pazara buraya girmek demek 500 milyon nüfusa etki etmek demek” dedi.
Kadiroğlu Singapur pazarı hakkında şu bilgileri verdi: “Bu pazar re-export denilen pazarlardan oluşuyor. Singapur’da yaklaşık yıllık 900 milyar dolarlık dış ticaret hacmi söz konusu. Tanıtım grubu olarak biz bu fırsatı değerlendirmek istedik. Fuara 64 ülkeden 3 bin katılımcı geldi. Uzakdoğu pazarı nüfuslarının çoğunun Müslüman ülke olmaları nedeniyle önemsiyoruz ve katma değer anlamında da değer katmasını bekliyoruz.Konseptimiz Turkish Delight’i ön planda tutarak diğer tüm ürünlerimizi de tanıtmayı hedefliyoruz. Bizim lokum gibi bir çok lezzetli ürünlerimiz var diyerek kapıları açıyoruz. Bu yıl hedef ülkelerden alım heyetleri getirerek ticaret hacmimizi artırmayı hedefliyoruz.”
“BEYAZ ZEHİR TABİRİ BİZİ RAHATSIZ EDİYOR”
Şeker için medyada uzun süredir “beyaz zehir” gibi talihsiz açıklamalara yer verildiğini vurgulayan Kadiroğlu, yetkili olmayan kişilerden gelen bu beyenatların sektörü olumsuz etkilediğini söyledi.
Olumsuz algıyı kırmak için yurtiçinde tanıtım faaliyetlerini artırdıklarını söyleyen Hidayet Kadiroğlu şöyle devam etti: “Türk şekerleme sektörü 9 milyar dolarlık bir hacim yaratıyor. Kişi başına düşen tüketim Amerika’da kişi başı 15 kg, Avrupa’da 10 kg, Türkiye’de ise sadece 2,5 kilogram civarında. Biz bu yolun başında bile değiliz. Her şeyin fazlası zarar olduğu gibi şekerlemenin de fazla tüketilmesi zararlı fakat şeker insan hayatının olmazsa olmazıdır. Mesela içerisinde jelatin ihtiva eder ürünlerimiz var. Yapıcı artı yönde artıları olan çocuk gelişiminde kemik gelişimine de faydası olan jelatin kullanılan ürünlerimiz var. Sektörümüz içerisinde meyve özleri, meyve sularımız var. Buralardan alınan vitaminler ve besin değerleri var. 2, 3 yıldır sektör çok ciddi bilinçlendi. Biz uluslararası standartlara sahip olan bir sektörüz. 200 ülkeye mal satıyoruz. Her ülkenin regülasyonları ayrı, denetim kuralları, şartları farklı ve bu son yıllarda çok fazla arttı. Mal satabilmek için, ticaret yapabilmek için bu denetimlerden geçmemiz şart. Özellikle içeride yapılan etik olmayan açıklamalar ifadeler gerçekten insanların kafasını bulandırıyor. Ve sağlıksız bir yere doğru gidiyor. Biz şöyle şeyler duyuyoruz: yeni doğan bir bebeğe annesi şeker zehir diye tatlandırıcılı ürünler ve tatlandırıcı ile yapılmış ürünleri bebeğine veriyor. Yanlış bilinçlendirme ebeveynleri, anneleri de yanlış bir işleme sokuyor. Burada gerçekten bilgin insanlara iş düşüyor. Konunun uzmanları burada konuşmalı. Burada reytinge dayalı açıklamalar sektörümüzü derinden etkilemektedir.Şeker vücudun ihtiyacı olan bir maddedir. Biz zehir üretmiyoruz bunun farkındalığını oluşturmak adına da çalışmalar gerçekleştiriyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.