Küresel petrol ve gaz piyasalarında dalgalanma sürüyor. KPMG Türkiye’nin aylık düzenli olarak yayımladığı küresel petrol ve gaz piyasaları analizinde arz ve talep dengesizliğine dikkat çekiliyor. Analizde, “Toparlanma ivmesindeki fiyatlar, Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılma kararı sonrasında düşüş yaşıyor. Bu tablo dengesizlik yaratırken piyasalarda endişe hakim” denildi.
Küresel petrol ve gaz piyasasındaki gelişmeleri dönemsel olarak analiz eden KPMG Türkiye, petrol ve gaz piyasalarına projeksiyon tuttu. KMPG Türkiye’nin incelemesine göre petrol ve gaz piyasalarındaki arz ve talep dengesizliği ciddi bir endişeyi de beraberinde getiriyor. Buna göre; 2016’nın ikinci çeyreğinde toparlanan fiyatlar, ICE Brent sözleşmelerini 50 dolar seviyesine taşındı. Ancak dünyadaki ekonomik görünümün taşıdığı riskler, uluslararası ham petrol piyasaları için endişe de yaratıyor. Özellikle Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılma kararıyla birlikte oluşan belirsizlik petrol fiyatları üzerinde aşağı yönlü baskı kurdu. ABD dolarının güçlenmesi ve OPEC ülkelerinin yüksek seviyede devam eden petrol üretimi de bu baskının artmasına neden oldu. KPMG analizinde “Küresel piyasaları derinden sarsan temel neden olarak Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılık kararı ön plana çıktı. Gelişen endişeler çerçevesinde sadece referandum günü ham petrol fiyatları yüzde 5 oranında düştü. Çin’in petrol ithalat tahminleri üzerindeki endişeleri de göz önünde bulundurulduğunda petrol fiyatlarının düşüş nedenleri net bir şekilde gözler önüne seriliyor” yorumu yapıldı.
Arama ve üretimde birleşme ile satınalma işlemleri hareketleniyor
KPMG çalışmasında petrol ve gaz arama ile üretim sektöründe alım satım piyasasının hareketlenmeye başladığına dikkat çekildi. Oil&Gas Financial Journal’ın kaynak alındığı bilgilerde, küresel arama ve üretimle ilgili birleşme ve satın alma harcamalarının 2016’nın ikinci çeyreğinde, ilk çeyreğe oranla yüzde 38’lik artış gerçekleştiğine dikkat çekildi. KPMG çalışmasında şu ifadelere yer verildi: “Düşük petrol fiyatlarının ortaya çıkardığı zorlukların üstesinden gelmeye yardımcı olan farklı yapısal düzenlemeler ve alıcılar ile satıcılar arasındaki değerleme farkları bu adımların atılmasını sağladı. Geçtiğimiz aylarda, Norveç’te inovatif bir şekilde yapılandırılmış bazı işlemler görüldü. Portföy düzenleme ağırlıklı bu işlemler, sektörün orta ölçekli oyunculardan bazılarına gerekli sermaye desteği sağladı. Statoil’in EdvardGrieg isimli Norveç petrol sahasında hissesini, Lundin’deki daha yüksek oranda bir hisse karşılığında LundinPetroleum’a satması, BP ile DetNorske tarafından Aker BP isimli yeni bir Norveç keşif ve üretim ortak girişimi kurulması, portföylerin yeniden düzenlenmesine örnek yaratıcı işlemler olarak görülüyor.”
Asya taşımacılık pazarını jeopolitik güçler yönlendiriyor
KPMG analizinde Uluslararası Tahkim Kurulu’nun Çin’in keşif faaliyetinin Filipinler’in egemenliğini ihlal ettiğine karar vermesine de dikkat çekildi. Analizde, “Bu kararın ardından taşımacılık pazarlarının dikkati Temmuz ayında Güney Çin Denizi’ne yöneldi. Pekin’in karara itirazı, ‘bölgesel egemenliğinin ve deniz haklarının’ etkilenmeyeceğini iddiasıyla bölgedeki belirsizliği ateşledi. Pekin’in bu tepkisi karşısında, Brent Ham Petrol vadeli işlemleri yüzde 2 oranında artış gösterdi” denildi. KPMG çalışmasında şu yorum yapıldı: “Bölgedeki yüksek enerji talepleri doğrultusunda, çok sayıda ülke tarafından enerji kaynaklarına erişimi esas alan dış politika tercihleri, bir ‘modus operandi’ yani yaygın politika yönetimi olarak ortaya çıkabilir. Bunun sonucunda arz-talebe ilişkin kritik darboğaz noktalarını etkileyen politik gerginlikler yaşanabilir. 2014’te petrol fiyatlarının düşüşe geçmesinden bu yana Çin enerji güvenliği stratejisinin bir parçası olarak stratejik petrol rezervlerini (SPR) güçlendirmek üzerine bir yaklaşım benimsedi ve fiyat artışını tetikleyen bir rol üstlendi. Ancak, Çin’in SPR’sinin tam kapasiteye yaklaştığı tahmin ediliyor ve maksimuma ulaştığında Çin’in petrol ithalatının önemli ölçüde düşüş göstermesi muhtemel görünüyor. Çin rafineri üretiminin zirvede bulunmasıyla birlikte, ürün alanında ciddi bir arz fazlalığı yaşanıyor. Arz fazlalığı yaşanan ürünlerle birlikte petrol fiyatlarındaki düşüş, ürün distribütörleri arasında fazladan sıkıntıya yol açabilir.”
ABD doğal gazında arz-talep dengesi kuruluyor
KPMG çalışmasında ABD gaz arz-talebinin kısa süre önce yeniden dengeli duruma gelmesi, vadeli işlem fiyatlarını son dört yılın en düşük seviyesinden tekrar yukarılara taşıdığı belirtildi. Analizde, “Üretimdeki düşüşler ve yüksek enerji üretim ve ihracat talebi, Mart ayından bu yana geçen yıla kıyasla stok düzeylerinde 500 Bcf düşüşe yol açtı. Vadeli işlem fiyatları, aynı dönem içinde neredeyse iki kat arttı. Sıcak geçen yaz ve devam eden üretici baskısı, yakın zamanda gerçekleşen fiyat artışlarının kışa kadar sürmesini kolaylaştırabilir” denildi.
Analist tahminleri: Petrol
2016 | 2017 | 2018 | 2019 | |
Mayıs Ort. | 42,1* | 56,6* | 71,6* | 75,4* |
Haziran Ort. | 42,6* | 57,1* | 72,0* | 76,1* |
Mayıs Medyanı | 42,7* | 55,0* | 70,0* | 75,0* |
Haziran Medyanı | 42,5* | 56,3* | 70,0* | 75,0* |
Analist tahminleri: Gaz
2016 | 2017 | 2018 | 2019 | |
Min. | 2,1* | 2,4* | 2,9* | 3,2* |
Ortalama | 2,3* | 3,0* | 3,4* | 3,5* |
Medyan | 2,3* | 3,0* | 3,2* | 3,5* |
Maks. | 2,8* | 3,5* | 4,0* | 4,0* |
2016 | 2017 | 2018 | 2019 | |
Mayıs Ort. | 2,3* | 3,0* | 3,3* | 3,5* |
Haziran Ort. | 2,3* | 3,0* | 3,4* | 3,5* |
Mayıs Medyanı | 2,3* | 2,9* | 3,3* | 3,5* |
Haziran Medyanı | 2,3* | 3,0* | 3,2* | 3,5* |