41.yılını kutlayan, Ankara’nın ve Türkiye’nin termodinamik alanında önemli firmalarından ISISO’nun Kurucusu ve Genel Müdürü Osman Zeki Sırcan ile vizyonlarını, teknokentleri ve istihdamı konuştuk. “Devletten şimdiye dek hiçbir destek almadık” diyen Sırcan’ın özellikle teknokentler değerlendirmesi dikkate değer.
“Büyümede ivmemiz yükseliyor”
2015, 2014 ‘e göre harika geçti. Büyüme hızımız yüzde 20-25 arasında seyretti. Bu sene görünen ise yüzde 5000, yüzde 10000 büyüyeceğiz. 4-4.5 milyon TL ciro yaptık. Bu sene 30 milyon TL ciro bekliyoruz. Görünen yüzümüz soğutma olmayacak. Hedefimiz her zaman “herkesin yapmadığı işi yapmak” oldu. Dünyada sayılı firmaların yaptığı işleri yapmayı önemsiyoruz. ABD’ye verilen bir iş, son anda bize döndü. Biz karşımızda bir Amerikalıyı değil “Osman Zeki Sırcan” ı görmek istiyoruz denilmesi bizi gururlandırıyor. Tüm bu sistemlerin mesuliyetini size vermek istiyoruz, siz daha iyi denetleyici ve tasarımcısınız diyerek yaklaşılıyor. ABD, İtalya’da, Fransa’da yaptığı kurulumları dahi kendisi yaparken projelerine yaptığımız gelişim sonucunda proje kapsamındaki istasyonda, yeni nesil sistemlerin bakımlarını yapabilen cihazları biz yapacağız. Ana üreticinin desteklediği dünyadaki 2 . partner pozisyonuna geliyoruz. 50 yıl boyunca devam edecek projenin Avrupa ve Asya ayağını üstleneceğiz. Bu projedeki istasyondan dünyada sadece 8 tane var. İlk sınavımız Türkiye’deki büyük bir tesisin yapılması olacak. ABD’deki üretici firma tarafından denetleneceğiz, ardından onay alırsak Avrupa ve Asya kurulumlarını biz yapacağız.
Sıvı soğutma sistemlerinde -40 C talep aldık. Fakat biz kendilerine daha uygun fiyatla -46 C yı gösterdik. Artık kendilerine -50 C, – 60 C ‘leri göstereceğiz. Geçtiğimiz sene bir kurumumuza – 70 C soğuk; +120 C sıcak ısıları gösterdik. Yurtdışında 18 bin Euro olan cihaz, derece limitleri aştığında 50 bin Euro ya çıkıyor. Aslında yaptığı tek şey teknolojisini biraz daha zorlamak. Artı bakım maliyetleri derken yurtdışında çok para gidiyor ülkemizden, biz buna çok üzülüyoruz.
“Raporlarımız ODTÜ’den”
Şu ana kadar daha çok soğutma sistemleri,klima sistemleri ve su kuleleri gibi genel işler yaptık ama bu iş farklı olacak. 1 milyon 150 bin Euro ya yapılacak ve yurtdışından alınacak işi biz 200-250 bin Euro ya yapıyor katma değer kazandırıyor ve ülkemizin parasını burada tutuyoruz. Daha uygun fiyata daha kaliteli iş yapıyor ve tasarım sonrası istenilen destekleri veriyoruz. Yaptığımız işleri ODTÜ Makine Mühendisliği bölümünden hocalarımıza test ettiriyoruz. Müşterilerimize resmi raporlarla güven vermek bizim için önemli.
Müşterilerimiz için asla olmaz demedik, ne tasarlanmasını istiyorlarsa yapmaya çalıştık. Ülkemize katma değer kazandırıyoruz. Yabancı firmalar artık Türkiye’ye fiyat verirken çekiniyor korkuyor, ISISO daha ucuza yaparsa diye daha uygun fiyat veriyorlar. Sektörümüzde Nasılsa bizden alacak ve hatta peşin para ödemesi ile alacak mecburiyetlerini ortadan kaldırdık.
“Garanti süresini açık bırakıyoruz”
Tüm ürünlerimizde, savunma sanayi sektörümüze verdiğimiz ürünler dahil, müşterilerimize istedikleri kadar limit veriyoruz. 5 yıl, 10 yıl müşterimize istediği kadar limit veriyoruz. 8. Seneyi aşan ve 7/24 çalışan sistemlerimiz mevcut. Bu bahsettiğimiz firma, herhangi bir sorunda sadece sistemin masrafı değil, tüm süpervizörlük maliyetlerinin bize ödetilmesini şart koştu, gözü kapalı imzamızı attık.
“Bizle başlayan bizden emekli olur”
Soğutma-termodinamik konusu elemanı az bulunan, bilinmeyen denklemi çok olan bir konu. Bu konu ne yazık ki okullarda çok iyi öğretilemiyor, tatbiki yapılamıyor. Eleman yetiştirilecek ortam olmadığı için bu konuya kim el attıysa fevkalade zorluklarla karşılaşıyor. Karşılaştığı zorlukları yenebilmesi için ona yardım edecek kimse yok. Bu sene 41. Yılımızı kutluyoruz. Bu güne kadar 28 bin 750 iş yaptık. Bu işlerden anlaşmazlığımız sadece 3 adette oldu. Müşteriye hitap eden ve müşterinin memnun kalacağı ürünleri yapmak önemli. Bu da bizim özverimizden ve bizimle uzun süre çalışan bir ekipten kaynaklı. 20 ‘ye yakın emekli verdik. Bizimle çalışanlar genelde kariyerlerinin önemli bölümünü burada geçiriyor.
“Sincan’a OSB’ye geçiyoruz”
6000-6500 metrekare civarında bir tesis alanı olan Sincan ‘da Organize Bölge’ye geçiyoruz. Yapacağımız daha büyük çaplı işler için daha iyi bir tesise ihtiyacımız vardı. Yeni tesisle birlikte ekibimiz büyüyecek. Yeni tesisi de aslında daha da büyümek için bir geçiş olarak görüyoruz.
“Teknokentler yanlış kurgulandı”
Teknokentlerden çok talep aldık. ODTÜ, Hacettepe bizi mutlaka görmek istediklerini kaydettiler. Orada gördüğümüz eksiklik şu, teknokente gittiğiniz zaman iş akışınızı bölmüş oluyorsunuz. Benim anladığım teknokent, hem imalatın hem pratiğin hem teknolojinin aynı anda yürütülebildiği bir tatbikat alanı olmalı. Yeni startupların bazılarının vakit geçirmek durumunda kaldığını görüyoruz.
