Avrupa ödeme hizmetlerinde devrim yaratacak olan Ödeme Hizmetleri Direktifi 2’ye, birliğe üye ülkeler için tanınan uyum süresi Ocak 2018’de bitiyor. ÖDED Başkanı Burhan Eliaçık; “Ödeme sistemlerinde ‘öncü ülke’ pozisyonumuzu korumak için hızla harekete geçmeliyiz. Aksi takdirde bu pozisyonumuzu kaybedebiliriz” uyarısında bulundu.
Avrupa’da 2015 yılında yayımlanan ve dünya ölçeğinde ödeme hizmetleri alanında kökten değişikliklere neden olacak Ödeme Hizmetleri Direktifi 2’ye üye ülkelerin, mevzuatlarını direktife uyumlu hale getirmesi için tanınan süre Ocak 2018’de doluyor. Ödeme ve Elektronik Para Derneği (ÖDED) Başkanı Burhan Eliaçık; “Finansal teknoloji ve ödeme sistemlerindeki düzenlemeler ivedilikle dünyadaki düzenlemeler ile uyumlu hale getirilmeli. Eğer bu adım atılmazsa finans ve ödeme sistemleri alanındaki ‘öncü ülke’ pozisyonumuzu tahminimizden çok daha hızlı kaybedebiliriz” dedi.
Türkiye’de ekonomik alanda önemi gün geçtikçe artan, günlük hayat ve ticari faaliyetlerde kullanımı yaygınlaşan ödeme hizmetlerinin, yeni oyuncularla birlikte daha istikrarlı, rekabetçi, güvenli ve etkin bir şekilde çalışmasını sağlamak üzere 2013 yılında 6493 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiğini vurgulayan Eliaçık; “Ülkemiz ödeme sistemi ve finansal teknoloji şirketleri için hayati önemde bir eşik geçiliyor” diye konuştu.
Süre 2018 yılında dolacak
Kanunun hazırlık aşamasında yararlanılan ve başlıca kaynak olarak kabul edilen Ödeme Hizmetleri Direktifi- Payment Services Directive’in (PSD), yayımlandığı 2007 yılından itibaren Avrupa Birliği ülkeleri başta olmak üzere dünya ölçeğinde ödeme hizmetleri alanında kökten değişikliklere ve yeni iş modellerinin oluşmasına neden olduğunun altını çizen Eliaçık, şunları söyledi: “Ödeme Hizmetleri Direktifi, yeni oyuncular ve roller tanımlayarak ödeme hizmetleri alanına rekabetin gelişerek hizmetlere erişimin kolaylaşması, yeniliklerin desteklenmesi ve tüm bu gelişmeler doğrultusunda tüketicinin hak ve verilerinin korunmasını temin etme hedefiyle uygulamaya alındı. 2012 yılına gelindiğinde ise Avrupa Komisyonu günün koşullarına uyum ve gelecek beklentilerini karşılamaktaki kusurları da dikkate alarak yeni bir güncelleme çalışması başlattı. Bu kapsamda komisyon, Aralık 2015 itibariyle Payment Services Directive 2’yi (PSD2) yayımladı ve PSD2 yürürlüğe girdi.”
Ocak 2018 tarihinde üye ülkelerin mevzuatlarını uyumlu hale getirmesi için verilen sürenin dolacağını ve PSD2’in tüm etkisiyle sektörü daha derinden değiştireceğini vurgulayan ÖDED Başkanı Eliaçık, PSD2 ile Avrupa Birliği içerisinde daha önce hayal dahi edilemeyen yeni roller ve sorumluluk alanları tanındığını belirtti.
Hesap bilgilerine tek uygulamadan ulaşma imkânı
Bunlardan başlıcalarını hesap bilgi hizmet sağlayıcısı ve ödeme başlatma hizmeti sağlayıcısı olarak sıralayan Eliaçık, sözlerine şöyle devam etti: “Hesap bilgi hizmet sağlayıcısı rolü, kişilerin istemeleri halinde ödeme hizmeti aldıkları tüm kuruluşlardaki hesap bilgilerini konsolide halde tek bir yerde görebilmelerini, böylelikle kişilerin varlıklarını daha kolay ve etkin yönetmelerini sağlamanın yanı sıra birçok yenilikçi ürün ve hizmet geliştirilmesini de mümkün kılacaktır. Benzer yaklaşımla ödeme başlatma hizmeti sağlayıcısı rolü ile ise, kişilerin ödeme talimatını, herhangi bir ödeme hizmeti sağlayıcısında bulunan hesaplarına doğrudan bu kuruluşlar aracılığıyla verebilmelerine izin verilecektir. Yani Avrupa ülkelerinde kişiler, hesaplarına ait bilgilere tek bir uygulamadan erişebilecek ve farklı kurumlardaki hesaplarına dair talimatı tek bir uygulamaya verebileceklerdir. Bu gelişmeler finansal kuruluşlar arasında benzeri görülmemiş bir işbirliğini, yeni rekabet alanlarının açılmasını, yeniliklerle pazarın büyümesi ve gelişmesini mümkün kılacaktır.”
“İstanbul Finans Merkezi hedefine ivme kazandırır”
Türkiye’nin de bu gelişmelerle uyumlu olarak gerekli güncellemeleri mevzuatında hızla yapması gerektiğini aktaran ÖDED Başkanı Burhan Eliaçık; “Aksi halde, düzenlemeler sayesinde birçok yenilikçi finansal servisin doğuşuna tanık olacağımız bir dönemde, bulunduğu konum itibariyle dünyada ‘öncü ülkeler’ arasında yer alan Türkiye’deki finans ve ödeme hizmeti sektörü, ülkeler arası rekabette oldukça geride kalacak ve bu rolünü kaybetme riskiyle yüz yüze gelecektir” dedi. Eliaçık ayrıca “İstanbul Finans Merkezi ve nakitsiz toplum hedefine ulaşmada ivme kazandırabileceğini düşündüğümüz bu kurallar bütünüyle rekabet edecek düzenlemelerin hayata geçirilmesinin Türkiye ekonomisine büyük katkılar sunacağına inanıyoruz” diye konuştu.