Dünyanın her yerinden iş insanları, ortak çalışmanın iş-hayat dengesini iyileştirdiğini ve stresi azalttığını ifade ediyor. Regus tarafından yapılan araştırmanın sonuçlarına göre, iş insanlarının yüzde 84’ü ortak çalışmanın sağlık için önemli olduğunu, evde yalnız kalmak yerine ortak çalışma alanlarına geçilmesi gerektiğini düşünüyor. Çalışanların %66’sı ortak çalışmanın daha iyi bir iş-yaşam dengesi kurmayı sağladığını düşünüyorlar.
Dünyanın en büyük çalışma alanı tedarikçisi Regus tarafından yapılan son araştırmaya göre, ortak çalışma ofislerinde çalışanlar dünya genelinde en rahat ve dengeli çalışanlar olarak görülüyor.
Yine dünya genelinde iş insanlarının üçte ikisi (%66), ortak çalışma ofislerinde çalışanların daha iyi bir iş-yaşam dengesi sağladıklarını, bu sayede kişisel ve çalışma hayatlarındaki zorlayıcı taleplerle çok daha kolay başa çıkabildiklerini bildiriyor.
Lokasyon özgürlüğünün önemi
Araştırmaya katılanların yüzde 82’si daha fazla lokasyon özgürlüğünün ister bir sonraki iş toplantısı olsun ister spor salonu, ortak çalışma ofislerinde çalışanlara istedikleri yere daha yakın olma imkânı verdiğini vurguluyor. Ankete cevap verenlerin belirttiği bir diğer nokta ise karma ve dinamik bir sosyal çevrenin, normal ofislere göre çok daha keyifli olduğu.
Ortak çalışma ofisleri evden çalışanların hayatında da önemli bir rol üstleniyor; yalnızlıktan kurtulma (%84) ve televizyon karşısında zaman öldürmekle sınırlı bir yaşam tarzından kurtulup sağlıklı bir hayat sürme (%54) imkânı sunuyor.
Popülerlik kazanıyor….
Regus Türkiye Ülke Müdürü Hakan Atalay, ortak çalışma anlayışının hızlı bir şekilde popülerlik kazanmayadevam ettiğine dikkat çekerek şunları söyledi: “Ortak çalışma anlayışı sadece ekonomik sıkıntı çeken yeni şirketler ve şahıs şirketleri arasında da değil. Kurumsal şirketler de aynı şekilde daha esnek çalışma modellerine geçiş yapıyor, üstelik çalışanların talepleri de şirketleri ortak çalışma alanlarında bulunan daha rahat ve işbirliğine dayalı atmosfere yönlendiriyor.”
Ortak çalışma ofisleri sayesinde personelin iş lokasyonu konusunda daha fazla özgürlüğe sahip olurken ulaşım süresinin kısaltılmasının sağlandığına dikkat çeken Hakan Atalay şöyle devam ediyor:
“Böylece iş-hayat dengesi açısından daha büyük bir başarı elde ediliyor. Fakat ortak çalışma alanlarının bir diğer önemli faydası sosyalleşme: dünya genelinde iş insanları, ortak çalışma alanlarını farklı sektörlerden ve şirketlerden çalışanlarla bir araya gelmek için ideal ortamlar olarak görüyor. Fakat ortak çalışma ofislerinden en büyük faydayı sağlayacak olanlar düzenli şekilde evden çalışanlar. Onlar da daha ileri bir teknolojiye erişim imkânı bulabiliyorlar, monoton ve yalnız bir yaşam tarzından kurtulma şansı yakalıyorlar.”
Araştırmadan ortaya çıkan önemli sonuçlar ise şöyle:
* Dünya genelinde iş insanlarının yüzde 53’ü ortak çalışmanın stresi azalttığını bildiriyor.
* Lokasyon seçiminde daha fazla tercih şansı ve daha iyi bir sosyal çevrenin stres seviyelerini düşürmeye katkı sağlaması muhtemeldir; gerçekten de ortak çalışma alanları kullanıcıların daha çeşitli arkadaşlıklar ve ilişkiler kurdukları görülmektedir (%72).
* İş insanları yüzde 76’sı ayrıca teknolojiye erişim imkânları bakımından ortak çalışma ofislerinde çalışanların evden çalışanlarla karşılaştırıldığında daha iyi şartlara sahip olduğunu düşünüyor.
* Daha istikrarlı bir internet bağlantısı da (%70) ortak çalışma ofislerine geçecek evden çalışanlar için ortadan kalkan bir sorun daha demek.