Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından, TÜİK’in Temmuz 2016 dönemi Hanehalkı İşgücü Araştırması, İŞKUR işsizlik ödeneğine başvuru sayısındaki gelişmeler ve kısa vadeli istihdam beklentilerine yönelik olarak yapılan anketlerin sonuçlarından yararlanılarak hazırlanan Ekim 2016 ‘İşgücü Piyasası Bülteni’ açıklandı.
İşsizliğin Temmuz 2016 döneminde sert biçimde yükseldiğinin belirtildiği Bültende, işsizlik oranının yıllık bazda 0,9 puan artışla yüzde 10,7’ye yükseldiği, son bir yılda ortaya çıkan 354 bin kişilik ilave işsiz sayısının, yaratılan 294 bin kişilik ilave istihdam sayısından fazla olduğu vurgulandı. TİSK, işsizlikteki artışın ivme kazanmasının temelinde; büyümenin yavaşlaması, özel sektörün belirsizlikler nedeniyle personel alımı konusunda yaşadığı tereddütler ve yatırımların gerilemesi, verimliliğin artmaması, yüksek asgari ücretin süren etkileri, kadın istihdamındaki artışı sınırlayacak mevzuat düzenlemesi gibi pek çok faktörün bulunduğunu kaydederek, işgücü piyasasındaki değişimin; kamu istihdamındaki artışın, Suriyeli mültecilerin ve istihdamda kalite sorununun izlerini taşıdığı yorumunu yaptı.
İstihdam artışının da zayıfladığı belirtilen Bültende, istihdam oranının azalış sürecine geçtiği ifade edilerek, yıllık istihdam artışının Temmuz 2016’da yüzde 3,5’ten yüzde 1,1’e gerilediği nakledildi.
Sanayi sektöründe istihdam kaybı
Sanayi sektöründe istihdamın 82 bin kişilik ciddi bir kayba uğradığını ve toplam istihdamdaki payının 0,5 puan azalarak yüzde 19’a düştüğünü ortaya koyan TİSK, bunda imalat sanayinde 95 bin işin kaybedilmesinin etkili olduğunu, TÜİK verilerine göre sanayi sektörünün 2015 ve 2016 yıllarında istihdam yaratamaz duruma geldiğini belirtti.
Bültende, hizmetler sektörünün toplam istihdam artışında hakim rol oynadığı, öte yandan aktif olması gereken yaz döneminde tarımdaki istihdam kaybının 291 bin kişiyi bulduğu da kaydedildi.
İşsizlik yakın gelecekte de devam edecek
İşsizlik ödeneğine başvuru sayısında olağanüstü bir yükselme gözlendiğini ifade eden TİSK, başvuru sayısının yıllık bazdaki artış hızının Temmuz ayında yüzde 45 iken Ağustos’ta yüzde 79,6’ya yükseldiğini; reel kesimin Ağustos ve Eylül aylarına ilişkin istihdam beklentisinin de zayıfladığını açıkladı. Bu verilerin, işsizliğin yakın gelecekte de artmaya devam edeceğine işaret ettiğini bildiren TİSK; maliyet artışını dizginleyecek düzenlemelere gidilmesini; istihdam dostu yasal, idari ve mali tedbirlerin uygulanmasını; işgücü piyasası reformu yapılmasını; asgari ücret artışının olumsuz etkilerinin giderilmesini ve işverene kamu mali desteğinin devam etmesini önerdi.
Türkiye’de 5 milyon 350 bin genç boşlukta
TİSK Bülteni’nde TÜİK’in yayınlamaya başladığı “ne öğrenim gören ne çalışan gençler” hakkındaki verilere de yer verildi. Bülten’de şu tespitlerde bulunuldu:
“Ne eğitim gören ne çalışan, 15-29 yaş grubundaki gençlerin sayısı son bir yılda 118 bin kişi artarak, 5 milyon 221 bin kişiden 5 milyon 339 bin kişiye yükseldi. Söz konusu atıl gençlerin çağ nüfusundaki payını ifade eden NEET oranı %29,1’den %29,8’e çıktı. 3 milyon 837 bin genç kadın “boşluktaki” gençlerin %72’sini oluşturuyor.”
Genç istihdamı azalıyor
Bülten’de genç istihdamının azalmakta olduğu, son bir yılda 88 bin gencin işini kaybettiği tespiti yapıldı.
İşgücüne katılımın yavaşlamasının, işsizlik oranının daha yüksek gerçekleşmesini önlediğini belirten TİSK; genç erkeklerde çalışma talebinin nispeten azaldığını, genç kadınlarda ise arttığını ifade etti. Veriler, genç erkeklerde çalışma talebinin 1 puan gerilediğini, genç kadınların talebinin ise 0,5 puan arttığını gösterdi.
Kadın istihdamı yeni yasadan olumsuz etkilenmeye başladı
Kadınlar genelinde istihdam oranının %28,4 olduğunu, Temmuz’da kadınlarda istihdam oranın yıllık bazda ancak 0,1 oranında artabildiğini ve işsizliğin erkeklere kıyasla çok daha hızlı bir biçimde yükseldiğini açıklayan TİSK, bu verilerden, doğum yapacak kadınlar için izin haklarını genişleten ve zorunlu istihdamı öngören yasal değişikliğin kadın istihdamını olumsuz etkilemeye başladığının anlaşıldığını belirtti.
2016’nın ilk 7 ayında işveren sayısının ücretli sayısından daha hızlı artmasının sebebi Suriyeliler mi?
TÜİK verilerine göre, 2016 yılının ilk 7 ayında işveren sayısının ücretli sayısından daha hızlı arttığını bildiren TİSK, normal koşullara aykırı bu gelişmenin olsa olsa Suriyeli mültecilerce kurulan işyerleri ile açıklanabileceği yorumunda bulunarak, TÜİK’in bu konuyu açıklığa kavuşturması gerektiğini ifade etti. Verilere göre Ocak-Temmuz 2016 döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre ücretsiz aile işçilerinin sayısı yüzde 3,4 azalırken; işverenlerin sayısı yüzde 7,0; ücretli veya yevmiyelilerin sayısı yüzde 4,1 ve kendi hesabına çalışanların sayısı yüzde 0,9 oranında artış gösterdi.
Türkiye’de 216 bin okuma-yazma bilmeyen genç var
Öte yandan, Bülten’in genel değerlendirme bölümünde, “Türkiye’de 89 bin erkek, 127 bini kadın olmak üzere 15-24 yaş grubunda toplam 216 bin okuma-yazma bilmeyen genç var. Bu veriler de Suriyeli sığınmacıların muhtemel etkisine dikkat çekiyor.” tespiti yapıldı.
Bültende, sayıları toplam 3 milyon kişiyi aşan Suriyeli sığınmacılardan 15 ve yukarı yaştakilerin TÜİK Hanehalkı İşgücü Araştırması’nın örneklemi içinde olan bir hanede ikamet ediyor ve anket formuna cevap verebiliyor ise, araştırma kapsamına dâhil edildiği belirtiliyor. Buna karşılık, Suriyeli sığınmacıların Araştırma sonuçlarını ne kadar, hangi konularda ve ne yönde etkilediğinin kamuoyunca bilinmediği ifade edilerek, söz konusu verilerin ve etkilerinin TÜİK’çe açıklanması gerektiği vurgulandı.
Türkiye işsizlikte dünya 8’incisi
TİSK Bülteni’ne göre Türkiye, dünyadaki belli başlı 48 ülke içinde klasik işsizlik oranının en yüksek olduğu ilk 8 ülke içerisinde yer alıyor. Euro Bölgesi’nde işsizlik oranının Türkiye’dekinin altına gerilediğini ifade eden TİSK, en geniş işsizlik tanımına göre Türkiye’deki işsizlik oranının yüzde 18,9 olduğunu ve ülkede 6 milyon 342 bin işsiz bulunduğunu belirtti.