Vizions 2017 Konferansı’nda Türkiye’den tek davetli olan seri girişimci Hakan Baş, önümüzdeki dönemde Türkiye’den teknoloji alanında başarı hikayeleri çıkacağını ve ülke politikasının da bunu desteklediğini anlattı.
Avrupa’nın internet devi Zalando, girişimcilik platformu olarak tanıttığı Vizions konferans serisinin ilkini Berlin’de gerçekleştirdi. Avrupa’nın önde gelen girişimcilerinin ve yatırımcılarının konuşmacı olarak katıldığı konferansta Türkiye’den seri girişimci Hakan Baş da davetliydi.
“Trump Sonrası Teknoloji” adlı panelde sektörün önemli isimleri Jeff Lynn, Reshma Sohoni ve Natalia Brzezinski, Hakan Baş ile beraber siyasetin teknolojiye ve inovasyona olan etkisini tartıştı. İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkmasından Donald Trump’ın başkan seçilmesine kadar global konuların ele alındığı panelde en çok ilgiyi ise henüz referandumdan çıkmış Türkiye çekti.
Hakan Baş panelde ve sonrasında yabancı basın mensuplarına verdiği demeçlerde “2002 öncesi ülkede hükümetlerin ortalama ömrü bir buçuk seneydi, ülkeye giren toplam direkt yabancı yatırım miktarı 15 milyar dolardı. Son 15 senede ise siyasette stabilite sağlanmasıyla ekonomi gelişti, toplam direkt yabancı yatırım 200 milyar dolara yaklaştı” dedi. Korumacılık ve negatif etkileri konusunda yapılan Trump – Erdoğan benzetmesinin kesinlikle gerçekçi olmadığına değinen Baş, yıllardır kanıtlanmış terör tehdidine rağmen 900km’lik Suriye sınırına duvar örülmediğine fakat Trump’ın ilk söylemlerinden birinin Meksika sınırına duvar örmek olduğuna işaret etti.
Referandum sonrası iş dünyasının nasıl etkileneceği sorusuna ise Hakan Baş “Halkın kendi oylarıyla seçeceği başkan siyasetle ilgilenecek. Ülkeye faydası olacak kararları çok daha efektif ve hızlı alacak. Kabine ise, benzer geçmişleri ve siyasi donanımları olan milletvekilleri yerine alanında önde gelen uzmanlardan oluşacak. Bu sayede, sektörün içindekilerle iletişim daha iyi olacak ve daha doğru adımlar atılacak. Şu an teknoloji alanı Ulaştırma Bakanlığı’na bağlıyken, yeni kabinede bizim dilimizi konuşan bizden biri olacak” dedi.
Yabancı yatırımcıların Türkiye’yi riskli bulmasıyla ilgili bir soruya da “Ben 6 sene önce ilk şirketimi kurduğumda ülke riskimiz ne kadar vardıysa hala o kadar var. O dönemde yatırım yapanlar batılı fonlardı, şu an Orta Doğu fonları. Yabancı ilgisi azalmadı, fakat bölgesi değişti. Türkiye yarısından fazlası 30 yaş altı olan genç nüfusuyla hızla gelişmekte. Ülke riski
bahanesiyle yatırımdan uzak duran batılı yatırımcılar, yeni çıkacak başarı hikayelerini kaçırdıkça pişman olacaklardır” dedi