Geçtiğimiz gün uzay mekiği olduğundan şüphelendiğimiz bir görüntü NASA kameralarına yakalanmıştı. Muhtemelen Dünya dışı varlıklar herhangi bir yakıt da kullanmadan Dünya’ya geliyor ve gidiyor. Biz bu gezegende hala yakıt kullanarak bir yerden bir yere gidiyoruz. Bir proje Solar Impulse bunu değiştirmek için yola çıktı. Belki Hawai’den Sonrasını tamamlayamayacak, belki de Atlantik üzerinde bir sorun yaşayacak kimbilir, ama aslında sadece güneş enerjisinden ötesinde öyle büyük bir iş başardı ki…
Boeing, Airbus, Embraer, Bombardier gibi büyük kuruluşlar bu teknolojiyi uçaklara ne kadar adapte edecek merak ediyorum. Elbette güneş enerjisinden ve yenilenebilir enerjiden yararlanma konusunda tüm gelişmeleri ilgi ile takip edeceğiz… Benim değinmek istediğim konu ise, eğitim sistemimiz, girişimcilik seviyemiz ve Solar Impulse… Türk Eğitim Derneği’nin meşhur bir reklam filmi vardı bundan 2-3 yıl önce televizyonda sıklıkla dönen bir kamu spotu – hatırladınız mı? Bizim eserlerimizi, kullandığımız uçakları (aslında satın aldığımız uçakları), köprülerimizi (Japonların yaptığı) başka ülkelerin eğitimli çocuklarının yaptığını anlatıyordu… Kısaca hatırlatalım..
Evet İsviçreli bir aslında iş adamı, yönetici André Borschberg ve serüvenin diğer pilotu Bertrand Piccard.. Bizleri günlerdir efsane bir süreçle mest ediyor. Bu sürece çok yönden bakmak gerek. Sadece bir güneş enerjili uçağın yapılması ve uçurulması elbette muhteşem bir olay ve tek başına bile yeterli. Hemen aklıma şu soru geliyor: İlköğretimden başlayarak çocuklarımıza olayların nedensellik, sonuç ve çok boyutluluk açısından bakışını anlatabiliyor muyuz?
Tatil sezonunda olmamızın yarattığı olumsuzluğu belki de fırsata dönüştürmesi gereken sevgili öğretmenlerimiz, üniversite hocalarımız, eğitimcilerimiz… Bir İsviçrelinin çocuğunun kurduğu bir şirket, minik ama uzun boyutlu bir uçak dünyayı değiştiriyor. Belki de büyük üreticileri mecbur bırakacak bir süreç yaratıyor. Bize sorular sordurtmalı, bize ve dünyayı incelemekten adeta bir keyif, bir büyük zevk alan hocalarımıza, öğretmenlerimize sordurtmalı… Sorgulatmalı, bu memleketin çocukları da bunu yapmalı.. Özellikle üniversitelerimizin pazarlama ve iletişim bölümlerindeki ve hatta lojistik bölümlerindeki hocalarımıza yeni dönemde bir ders konusudur…Hatta fizyoterapistlerin bile ilgisini çekebilecek hususlar var..
– Bu uçağın yaratılmasındaki faktörler, o motivasyon ne olabilir? Sadece bir ticari boşluğu fırsat bilmek mi yoksa daha yukarıdan bir motivasyon mu?
– 30 günü aşkındır süren bir süreçte o uçak nasıl havalandı? Güneş panelleri nasıl oluyor da bir kalkış denemesi hariç olumsuz çalışmadı? Teknik ekibin lojistiği nasıl sağlanıyor?
– Solarimpulse.com web sitesi nasıl da günlerdir surekli guncellenebildi, gelen trafiğe rağmen aksaklık vermedi ve sponsor (Omega) işbirliği ile o bilgileri bize aktarabildi?
– Si2 uçağının güzergahındaki havalimanlarından nasıl izin alındı? Bu izinlerde sorun çıkmaması nasıl bir operasyonla sağlandı?
– Pilotlar sağlıklarını korumak için nasıl bir programa tabi tutuldular? Andre Borschberg uçakta yoga ile nasıl hayatta ve sağlıklı kaldı? Bu fiziksel destekler nasıl sağlandı, yol ve konaklama faaliyetleri organize edildi?
– Solar Impulse projesinin sosyal medya ayağı neredeyse 7/24 nasıl güncel tutuldu?
– Uydu bağlantısı ile birlikte hem uçağın içinden üstünden her yerinden canlı internet bağlantısı yapılabildi? Öyle ki Pasifik üzerinde yapayalnız bir uçağa internet üzerinden bağlantı ile canlı yayın yapıldı?
– Nagoya – Hawai uçuşunun gecikmesinin iletişimi nasıl yürütüldü ve proje ile ilgili olumsuzluk yaşanmaması sağlandı?
– Gerekli insan kaynakları süreçleri nasıl yürütüldü? Ekibin motivasyonu nasıl sağlandı? Projenin değişebilir maliyeti nasıl öngörüldü?
– Sponsorların proje sırasında iletişimlerde yer alması noktasında frekanslar nasıl ayarlandı?
Bir anda düşününce nice soru akıla geliyor değil mi? Sadece Monaco’dan yürütülen, yönetilen bir iş olmadığı, her lokasyonda ve uçağın varacağı her yeni lokasyonda da işlerin yapılacağını, yapıldığını öngörünce ne çok detaya erişiyoruz… Çocuklarımıza, evlatlarımıza çoklu düşünmeyi öğrettiğimiz gün TED’in videosundaki ve #SolarImpulse #Si2 etiketinde görülebilecek muhteşem çalışmaları salık vermeliyiz.
Solar Impulse ile ilgili şu Twitter etiketine de katılım göstermeyi ihmal etmeyin, ne kadar basit, eğlenceli değil mi 🙂
Because I believe #futureisclean this is my #paperplane video ANIMO! @solarimpulse @andreborschberg @bertrandpiccard pic.twitter.com/1iRP5AcULP
— Mariana Castaño (@Mariana_Castano) July 3, 2015
Türkiye’den bir markayı tebrik etmeden geçemeyeceğim, sosyal medya hesaplarını kim yönetiyor bilmiyorum ama evet Solar Impulse ile ilgili o heyecanı paylaşan neredeyse en önde gelen ve belki de tek marka Brisa oldu. Tebrikler!
5 gün aralıksız, sadece güneş enerjisiyle uçan @andreborschberg ve @solarimpulse tarih yazdı! Gurur duyuyoruz! pic.twitter.com/EdBBifXu96 — BrisaTürkiye (@BrisaTurkiye) July 3, 2015
Yenilenebilir enerjili ve güzellikleri konuşacağımız nice günlere
İletmek istedikleriniz için [email protected] dan bana ulaşabilirsiniz.
This flight was a fantastic moment for all the organizations and people associated to @futureisclean! pic.twitter.com/oNHqURlLd3
— Bertrand PICCARD (@bertrandpiccard) July 3, 2015