Ankaralı Mali Müşavirleri 2016 seçim heyecanı sarmış durumda. 4 farklı adayın yarıştığı seçimde adaylardan biri de Demokrat Muhasebeci Mali Müşavirler adayı Naci Alkan. 22 Mayıs tarihinde Ankara Sıhhiye Atatürk Lisesi ‘nde gerçekleştirilecek olan Ankara Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (ASMMMO) seçimleri öncesinde seçime katılacak gruplardan Demokrat Muhasebeci Mali Müşavirler Grubu (DMMM) Başkan adayı Naci Alkan ile bir röportaj gerçekleştirdik . Seçim Ankara ‘da 12 000 Mali Müşaviri ilgilendiriyor ve ASMMMO Türkiye’nin en büyük 2. SMMM Odası ve aynı zamanda Ankara’nın da 2.büyük meslek kuruluşu olması açısından da önemli
Naci Alkan kimdir bahsedebilir misiniz ?
1971 doğumluyum. Artvinliyim. Dumlupınar Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İşletme bölümü mezunuyum.1997 yılında Mali Müşavir oldum.1998 yılında Mali Müşavirler Muhasebeciler Birliği Derneği’nin üyesi oldum. Dernekte 2 dönem yönetim kurulu üyeliği,1 dönem genel merkez genel başkan yardımcılığı yaptım. ASMMMO ‘da 2008-2010 disiplin kurulu üyeliği,2010-2013 dönem sayman yönetim kurulu üyeliği,2013-2016 yönetim kurulu üyeliği yaptım.1997’den beri serbest çalışmaktayım. Aynı zamanda ortağı olduğum bağımsız denetim şirketinde sorumlu ortak baş denetçi olarak yönetim kurulu üyeliğine devam etmekteyim. Evli ve 3 çocuk babasıyım.
Mesleğinizdeki şu anda yaşanan değişimi anlatırmısınız ?
Mesleğimizde elektronik süreç yeni bir devrim niteliğindedir. Kayıt fonksiyonu giderek fatura kesildiğinde otomatik olarak kaydın yapılıyor ve finansal tablolarında tek bir tuşla oluşturuluyor olmasından dolayı önem sırasını denetim ve danışmanlığa doğru kaydırmıştır. İşte meslek odaları ve yöneticileri olarak bizler de mesleğimizin yarınlarına ilişkin gelişimini iyi okuyup, mesleki vizyon çizmeli ve yönlendirme yapıyor olmalıyız.
ALKAN: MESLEKTAŞI AYRIM YAPMADAN KUCAKLAYACAĞIZ
Demokrat Muhasebeci Mali Müşavirler Grubunun oda yönetim anlayışı nasıldır?
Biz demokratlar Ankara ‘da ilk kez başka hiçbir grubun yapmadığı ve yapamayacağı bir ilki gerçekleştirdik.9 Nisan Cumartesi günü ön seçimde odaya kayıtlı tüm meslektaşlarımızı ön seçime davet ettik. Oy kullanmalarını hatta aday olup bizimle yarışmalarını istedik. Bu bakış açısı ile 12 000 Oda üyesini görüş ve grup ayrımı yapmaksızın tamamını kucaklar bir duruş sergiledik. 22 Mayıs seçimlerinden sonra iktidara geldiğimizde ön seçimdeki duruşun aynısını burada da sergileyeceğiz. Artık meslektaşlar grupsal ve düşünsel ayrıştırmalara tabi tutulmadan tamamı kucaklanacaktır. Mesleki sorunların çözüm yollarına üyelerin tamamının sahiplenmesi ve desteklemesi ile yöneleceğimize inanıyoruz. Biz gücümüzü 12 000 meslek mensubundan alıyoruz. Biz taban hareketiyiz.
Diğer gruplardan farkınız nelerdir?
En önemli fark mesleğe ve meslektaşa bakış açımızdır. Biz demokratlar meslektaşımıza görüş ve desteklediği gruplar dışında sadece meslek mensubu penceresinden bakıyoruz. Bizim merkezimizde meslek ve meslek mensubu vardır. Mesleki sorunların çözümünde de gücümüz bu bakış açısından gelmektedir. Mesleki sorun ve angaryaların çözümü noktasında paydaş kurumlarla ilişkileri önemsiyoruz. Mesleğin ve meslektaşın çıkarları noktasında iyi ve güçlü ilişkiler kurduğumuz paydaş kurumlar (GİB, SGK ,TÜİK, ATO vb) bütün bu ilişkilere rağmen mesleki menfaat açısından bizlerle ters düşerse bugün olduğu gibi biat edilmeyecek, sessiz asla kalınmayacak, kavgada edilmeyecek fakat 12 000 kişiden almış olduğumuz güçle, sonuna kadar mücadele edilecektir. Kişisel gelecek kaygısı bakımından meslektaşlarımızın rehberi olacağız. Meslektaşın gerisinden giden bir oda değil, mesleğe yön veren meslektaşa yön gösteren bir başkent odası olacağız. Başkent odası olarak Türkiye’nin en büyük 2. SMMM Odası ve aynı zamanda Ankara’nın da 2.büyük meslek kuruluşuna yakışır bir yönetim anlayışı sergileyeceğiz.
ALKAN: MESLEKTAŞIMIZIN ÜZERİNDEKİ ANGARYA VE YÜKLER GİDEREK ARTMIŞTIR.
Bu gün mesleğiniz açısından yolunda gitmeyen şeyler nelerdir?
Başkent Odası son 3 yıl içerisinde tarihinde ilk kez ilkler ile anılır oda haline gelmiştir. Özellikle son 1 yılda oda yönetilemez hale getirilmiş, icra organındaki kişiler hırsları yüzünden birbirine düşmüştür. Bu problem Ankara odasını son 1 yılında hemen hiçbir karar alınamaz duruma düşürmüştür. Bırakın mesleki sorunların çözümünü odanın kendi iç işleyişi açısından kurumsal yapı zarar görmüştür.2013 seçimlerinden önceki mesleki kamuoyunda oluşturulan balon ilk 1 yıl içerisinde patlamış hiçbir angarya çözülemediği gibi yeni bir sürü angarya eklenmiştir. Yine oda tarihinde ilk kez bu denli siyaset oda içerisine sokulmuştur. Zaten problemlerin en büyük kaynağı da bu siyasi duruştan kaynaklanmıştır.2013 seçimi öncesi vaat edilen mesleki projelerin hiçbiri gerçekleştirilememiş son 3 yılda meslektaşların sorunları en az 3 ‘e katlanmıştır.
Biraz da ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik durumu yorumlayabilircisiniz?
Asım Bezirci üstadın en iyi iktisatçılar muhasebecilerdir söylemi çok doğru bir söylemdir. Biz Türkiye ekonomisinin kaydını tutan, denetleyen ve yorumlayan kısım olarak aslında ekonomimizin nabzını da tutuyoruz. 2015 yılında %8,8 enflasyon ve %4 büyüme ile kapatmış ülkemiz, yaşanan siyasi çekişmeler ve ülke dışında yaşanan komşu ülkelerdeki sorunların ülkemize yansıması ile başta turizm olmak üzere tarım ve birçok sektörümüzü olumsuz etkilemiştir. Bu olumsuzluk 2016 yılına olduğu gibi aktarılmıştır.2016 yılında %9,7 enflasyon büyüme ise %4,5 olarak tahmin edilmektedir. Ekonomi olarak hizmetler sektörü ağırlıklı bir ekonomimiz olmasından dolayı sıcak para bağımlı bir ekonomiye sahibiz. Dolayısıyla yurt içinde ve dışında yaşanabilen olumsuzluklardan kırılgan bir ekonomimiz olduğu için hemen etkilenmekteyiz.2016 yılında aynı kırılgan ekonomi devam etmektedir. Cari açık çok düşük olmasına rağmen finanse etmekte yine zorluk çekeceğiz. Ekonomik sorunların çözümü noktasında teknoloji ağırlıklı bir üretim ekonomisi olmak zorundayız.
Şu anki yönetimin, mesleki sorunların çözüm noktasında ,kurumlarla ilişkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
2013 Oda seçmelerinden sonra icra organı vergi dairesi yöneticileri ile boy fotoğraflar çektirip bir show gerçekleştirdiler. Hepimizin beklentisi ister show olsun ister ne olursa olsun bütün bu sürecin sonunda mesleki kazanımlardı. Biz bu birlikteliklere karşı değiliz. Bizim karşı olduğumuz nokta bütün bu çalışmaların meslektaşların iş yükünü ne kadar azalttığı, hangi angaryayı ortadan kaldırdığı, hangi meslektaşımızın sorununun çözüldüğü noktasıdır. Biz meslektaş penceresinden bakıyoruz.Fakat 3 yılın sonunda hiçbir kamu kurumunun kapısının dahi çalınamadığı bir durum yaratılmıştır. Bu durum ASMMMO ‘yu yıpratmıştır.
Meslek Mensubunun bugün odasından en önemli beklentileri nelerdir?
Meslek mensubunun odasından beklentisi izinden yürüyeceği, gündem belirleyen saygın ve başkent adına yakışır bir oda beklentisidir. Kurumsal saygınlık o kurumun üyeleri ve daha çok yöneticilerin tutarlı ölçülü kişiler olmasından kaynaklanmaktadır. Oda yöneticileri ve odayı temsil eden kişiler o kurumun ve üyelerinin sorumluluklarını omuzlarında hissedebilmelidir. Kişisel davranış ve hırslar böylesi akademik meslek odasında asla ön plana çıkmamalıdır.
Mesleki anlamda ise en büyük beklenti en yakınına, ailesine zaman ayırabilecek angaryasız bir meslek yapmaktır. Bu meslektaşımızın en masum ve temel beklentisidir. Tabi ki bu saygın bir meslek mensubu ve meslek odası beklentisi anlamına da gelmektedir.
ALKAN: GERÇEK ZİHNİYET DEĞİŞİMİNİN IŞIĞI OLACAĞIZ.
ASMMMO ‘da neden bir değişim olmalıdır?
Meslek mensubunun bugün geldiği noktada odasına ve yöneticilerine güvenini kaybetmiştir. Bunun en temel göstergesi seçimlere katılım oranındaki %50 civarını geçmeyen orandır. Biz demokratlar meslektaşlarımıza bunun böyle gitmeyeceğini gerçek zihniyet değişiminin ışığı olacağımızı söylüyoruz. Temel felsefemiz, meslek ve meslektaş odaklı yaklaşımdır. Bunun göstergesi de ön seçimlerdeki yaklaşımımızdır.12 000 meslektaşımızı ayrım yapmadan tamamını kucaklamamızdır.
Demokratların değişim gücü nereden kaynaklanmaktadır?
Geleneklerine bağlı, mesleği bugünlere taşıyan tecrübeli, deneyimli, birikimli meslektaşlar ve genç dinamik çalışkan kadroların bir arada uyumlu çalışması bu değişimin en büyük gücü olacaktır.