Geçtiğimiz günlerde yaşanan ve organize sanayi bölgeleri başta olmak üzere çok sayıda yeri etkileyen elektrik kesintilerinin sebebine ilişkin farklı yorumlar yapılırken, Boğaziçi Üniversitesi Enerji Politikaları Araştırma Merkezi Direktörü Prof. Dr. Gürkan Kumbaroğlu’ndan ‘Elektrikte de OHAL dönemi başlatılmalı’ önerisi geldi.
Prof. Dr. Kumbaroğlu, elektrik kesintisinin ardından izlenen yol haritası ve kriz yönetimi kapsamında sürece dair en önemli kilometre taşlarından birinin Enerji Bakanlığı tarafından elektrik tavan fiyat uygulamasında getirilen üst sınır olduğunu söyledi.
Kesintilerin olağanüstü doğa koşulları, doğalgaz arzındaki sıkıntı ve manipülasyon olmak üzere 3 ana başlıkta ele alındığını hatırlatan Prof. Dr. Kumbaroğlu, “Bu döneminin sadece fiyat sınırlaması ile sınırlı kalacağı düşünülmemeli, Türkiye’de birçok ili karanlığa gömen ve ülke ekonomisini yüzlerce milyon TL zarara sokan yakın dönemin aydınlatılacağı ve tekrarlanmaması için gerekli önlemlerin alınacağı bir OHAL dönemi olarak görülmelidir” ifadesini kullandı.
“Erken uyarı sistemi hayata geçirilmeli”
Prof. Dr. Kumbaroğlu, kesintilerin ardından fiyatların 1900 TL/MWh seviyelerine yükselmesi üzerine 3 ay süreyle geçerli olacak 500 TL/MWh tavan fiyat uygulaması başlatıldığını ancak aynı durumun tekrarlanmaması için bu önlemin tek başına yeterli olmayacağına dikkati çekerek, şunları söyledi:
“Öncelikle; üretim, dağıtım ve ticaret şirketleri mercek altına alınmalı ve kesintilerin manipülatif uygulamalardan mı kaynaklandığı sorusunun cevabı net bir şekilde verilmeli. Sadece hesap ayrıştırması ve hukuki ayrıştırma değil, aynı zamanda mülkiyet ayrıştırması ilkesi de hayata geçirilmeli. Yeni uygulamaya alınan yerli algoritma yazılımı bağımsız kuruluşlarca incelemeye alınmalı, elektrik kesintilerinin yaşandığı dönemde görülen yüksek fiyatlardaki rolü araştırılmalı. Elektrik kesintilerini önleyecek rezerv kapasite miktarları belirlenmeli, gerekli görüldüğü takdirde kapasite piyasasının hayata geçirilmesi ve erken uyarı sisteminin geliştirilmesi konusunda adımlar atılmalı. Ve en önemlisi, elektrik piyasasında hakim gücün ve manipülatif hareketlerin denetimini gerçekleştirecek bağımsız bir kurul oluşturulmalı. Eğer önümüzdeki dönemlerde bu reçeteyi uygulayabilirsek ülke ekonomimize milyonlarca dolar zarar veren kesintilerin önüne geçmekle kalmaz, piyasanın dengelerini de çok daha sağlam temeller üzerine oturtmuş oluruz.”