Güvenlik sektörünün en büyük derneği GUSOD (Güvenlik Servisleri Organizasyonları Derneği) Başkanı Murat Kösereisoğlu, OHAL kapsamında 680 sayılı KHK ile Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’da yapılan düzenlemeleri değerlendirdi.
Yapılan değişikliklerin olumlu olarak nitelendiren Murat Kösereisoğlu, “geçtiğimiz 6 ayda ortaya çıkan ve olması gerekenler değişiklikler bu KHK ile yapıldı. Sözkonusu düzenleme genel hatlarıyla koruma seviyesinin arttırmaktan ziyade 15 Temmuz sonrası yaşanan sürece istinaden yapılan düzenlemeleri içeriyor. Özel güvenlik sektörünü, şirketlerini, yöneticileri ve özel güvenlik çalışanlarının kontrol altında tutulmasını amaçlanıyor. Bu konuda şimdiye kadar bir suistimal sözkonosu değil dolayısıyla, bu değişiklikler bir suistimale istinaden değil, olası durumlara karşı tedbir amaçlı yapıldı” dedi.
Kösereisoğlu sözkonusu değişikliklerden şöyle değerlendirdi:
Madde 9 da yapılan silahla ilgili düzenlemelerde ciddi bir değişiklik yok. Yalnızca kişi korumada görevli olanların silah kullanma alanları genişliyor. Sadece görev yerinde değil, koruması üstlendikleri kişi ile dolaştıkları sürece silahları yanlarında taşıyabiliyorlar, ayrıca yaşadıkları şehirde korudukları kişi olmaksızın silahlarını taşımaya devam edebiliyorlar.
Ancak kamuoyunun, Reina saldırısı sonrasında beklediği silahla ilgili düzenleme bu KHK yapılmadı. Eğitim öğretim kurumları, sağlık tesisleri, talih oyunları, özel toplantı ve gösteri yerleri, içkili yerlerde silahlı görev yapamazlar maddesi halen duruyor. Bu maddenin tamamında değil ama belki bir kısmında sınırlı bir düzenleme yapılabilirdi.
Özel güvenlik görevlilerini çalıştıkları her birimde özel güvenlik sorumlusu bulunmuyordu. Madde 5 e eklenen fıkra ile hem şubelerinde, hem de kadrosu 15 kişi ve üzerinde olan yerlerde bir güvenlik sorumlusu belirlenmesi şartı geliyor. Bu sorumlunun 10. maddede belirtildiği gibi suçları işlememiş olmasının yanı sıra en az önlisans mezunu olması gerekiyor. Bu da başta AVM ler olmak üzere 15 kişiden fazl güvenlik görevlisinin çalıştığı yerlere güvenlik sorumlularının geleceği anlamını taşıyor.
Bir diğer düzenlemede güvenlik şirketlerinin dolaylı şekilde kontrol altına alınmaması için getirilmiş. Güvenlik şirketlerinin tüzel kişi ortakları bulunabiliyor. Örneğin A güvenlik şirketine B inşaat ve turizm şirketi ortak olabiliyor. Yeni düzenleme ile bu tüzel kişi ortakların güvenlik şirketindeki gerçek şahıs temsilcisinin de diğer yönetici ve kurucular gibi nitelikleri sahip olmasın şartı getiriliyor. Yani 10. maddede belirtilen suçları işlememiş olması şartı getiriliyor.
Madde 6 da yapılan bir diğer değişiklik ile ise daha önce liman, gümrük, gar, spor müsabakası gibi sınırlı yerlerde alınan tedbirlerine müdahale yetkisine sahip olan Valilerin bu yetki alanı genişletiliyor. Valiler özel güvenlik izni verilen yerlerin tamamında alınan tedbirleri yetersiz gördükleri takdirde ek önlem alınmasını isteyebilecekler. Örneğin market, AVM, hastane, havalimanı gibi özel güvenliğin hizmet verdiği yerlerde tedbirlerin eksikliğini gördükleri takdirde Valiler, daha fazla önlem alınmasını isteyebilecek yetkiye sahip oluyorlar.
Kanunda ceza ve yaptırım gerektiren maddelerde de bir dizi düzenleme mevcut. Bunlar kamuoyundan çok sektörü ilgilendiriyor. Kimlik kartını başkasına kullandırma, Valiliğe bilgi vermeden yapılan hizmetler vb. cezayı yaptırımları içeriyor. Valiliğin bu KHK kapsamında genişletilen hizmet alanına ilişkin olarak, Valilikten verilen emri yerine getirmeyen şirketin yöneticisine 6.000 tl para cezası veriliyor. Bir suçu farkına varıp bildirmeyenler, özel güvenlik görevlisi, bildirmemesini telkin eden güvenlik amiri ya da çalışılan şirket yöneticisi bu sektörde çalışamaz hale geliyorlar.
Daha öncede vardı, ancak düzenlendi. Özel güvenlik görevlilerinin sendikalı olmalarına karşı bir engel yoktu ama güvenliğin temini amacıyla grev yapmaları yasaktı. Grev yasağına uymayan güvenlik görevlilerine bir engel yoktu, bu yasayla grev yapan güvenlik görevlilerine cezai yaptırım geliyor. 6 ay boyunca görev yapmalarına izin verilmiyor.