4 Nisan 2016-Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Bezci, kamuda çalışan taşeron işçilerin kadroya alınması kararının ülke genelinde bu alanda hizmet veren 25 bin şirketin kapısına kilit vurması anlamına geleceğini belirterek, “Taşeron işçilerin kadroya alınması uygulamasına pilot ille başlanmalı ve şirketlere başka alanlara geçerek faaliyet göstermeleri için süre tanınmalı” dedi.
ATO Başkanı Salih Bezci, ATO Temizlik ve Özel Güvenlik Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Bülent Çizmeci’yi makamında kabul etti. Kabulde konuşan Çizmeci, kamu kuruluşlarının, temizlik, güvenlik gibi bazı hizmetleri Ankara’da sayıları bin 500, ülke genelinde de 25 bini bulan şirketlerden taşeron olarak aldığını anlatarak, taşeron işçilerin kadroya alınması kararının hem işverenler, hem çalışanlar, hem de devlet açısından olumsuz sonuçlar doğuracağını söyledi. Çizmeci, sektördeki 25 bin civarında firmanın iflas edeceğini, 220 bin kişinin de işsiz kalacağını kaydetti.
Firmaların yaptığı milyon liraları bulan alt yapı, makine ve ekipman yatırımlarının heba olacağını kaydeden Çizmeci, “Binlerce firmanın faaliyet gösterdiği çok ciddi bir sektör, bir anda bitecek. Çalışan kaybetti, işveren kaybetti, devlet kaybetti, sektöre bağlı işletmeler kaybetti. Bu işin kazananı yok” diye konuştu.
-YAKINDA İFLASLAR BAŞLAR-
Hizmet taahhüdü yapan firmaların çoğunlukla çok cüzi karlarla kamu işlerini üstlendiklerine dikkati çeken Çizmeci, şunları kaydetti:
“Hükümetimizin kararını açıklamasının hemen ardından bankacılık işlemlerimiz kilitlenmiş, krediler geri çağırılmaya başlanmış, sözleşme yapmak üzere olduğumuz işlerle ilgili teminat mektupları verilmemeye başlanmıştır. Bu nedenle çok yakında iflaslar başlayacak.”
-220 BİN KİŞİ İŞSİZ KALACAK-
Maliye Bakanlığı’nın açıklamasına göre kamuda çalışan taşeron işçilerin gerekli şartları taşımaları halinde 3 yıllık sözleşme ile kadroya alınacağını hatırlatan Çizmeci, şunları kaydetti:
“Kamu kurumlarının istihdam ettiği personel sayısı Maliye Bakanlığı Personel Daire Başkanlığı tarafından gözden geçirilip istihdam edilecek kadro sayısı tespit edilecek. Bu en az 70 bin kişinin eksilmesi anlamına geliyor. Güvenlik soruşturması sırasında da en az 20 bin kişi elenecek. Hizmet sektöründe çalışanların yüzde 10’u ilkokul mezunu veya okur-yazar değil. Yapılacak sınavlarda en az 50 bin kişi elenir. Emekli olup da halen çalışan 20 bin kişi de kadroya alınmayacak. Şirket merkezlerimizde çalışan 60 bin idari personelin işine son vermek zorunda kalacağız. Görüldüğü gibi 220 bin kişi işsiz kalacak.”
Çalışanların bordrolarının hazırlanması, makinaların bakım ve onarımı, sarf malzemelerinin alımı gibi işlerin de devletin üzerine kalacağını belirten Çizmeci, “Kamu kurumları bu işleri yaptırabilmek için en az 100 bin personel almak zorunda kalacak” dedi. Kamuya en fazla borcu bulunan kurumların belediyeler olduğunu söyleyen Çizmeci, “Artık belediyelerden vergi ve SSK tahsilatı hiç olmayacak, bu da kamudaki açığı ciddi oranda artıracaktır” diye konuştu.
Çizmeci, üye kaybı nedeniyle birçok sendikanın faaliyetine son vereceğini, bankacılık sektörünün zarar göreceğini, en az 15 bin iş sağlığı ve güvenliği uzmanının işsiz kalacağını, vergi ve harçlardan dolayı devletin gelir kaybına uğrayacağını da sözlerine ekledi.
-ÖNCE PİLOT İLDE DENENSİN-
Uygulanması düşünülen sistemin öncelikle pilot bir ilde denenmesini öneren Çizmeci, “Böylece işin yürütülüp yürütülemeyeceği tespit edilmiş olur” dedi. Çizmeci, önerilerini şöyle sıraladı:
“Firmaların devam eden sözleşmelerinin bitim tarihi beklenmelidir. Sözleşmesi devam eden kurumlarda ihale şartnamesinde istenen ve firmalar tarafından getirilen demirbaşlar, o kurumlar tarafından satın alınmalıdır. Yıllardır devlet adına tahsilatını yapmadığımız ama tarafımızdan ödenen kıdem tazminatı, yıllık izin ve resmi tatil çalışma günlerine ait ücretler, kurumlar tarafından firmalarımıza ödenmelidir.”
-“ŞİRKETLERE SÜRE TANINMALI”-
ATO Başkanı Bezci de konuşmasında, kamuda çalışan taşeron işçilerin kadroya alınması kararının bu alanda hizmet veren ülke genelinde 25 bin şirketin kapısına kilit vurması anlamına geleceğini belirterek, “Kamuda taşeron şirket aracılığıyla hizmet veren personelin kadroya alınması iyi niyetle başlamış bir çalışmadır. Ancak olayın iki boyutu vardır. İşçilerin kadroya alınması, o alandaki işverenleri mağdur etmemelidir. Bu nedenle, taşeron işçilerin kadroya alınması uygulamasına pilot ille başlanmalı ve şirketlere başka alanlara geçerek faaliyet göstermeleri için süre tanınmalı” dedi.