“6. Uluslararası Resim ve Açık Hava Taş Heykel Sempozyumu”nda konuşan Rektör Prof. Dr. Erkan İbiş, “Üniversitenin temel görevi sadece meslek uzmanı yetiştirmek değildir. Aynı zamanda kültürde, sanatta, sosyalde, sporda yetenekli, donanımlı becerili entelektüeller yetiştirmektir” dedi. Erkan İbiş, “Sanatta önemli olan; özgür ve eleştirel düşünceyi her zaman ön planda tutmasıdır” ifadesini kullandı.
Ankara Üniversitesi’nin düzenlediği “6. Uluslararası Resim ve Açık Hava Taş Heykel Sempozyumu” Gölbaşı Yerleşkesi’nde gerçekleşti. Türkiye’den ve yabancı sanatçıların katıldığı etkinlikte sanatçılar, açık havada mermeri yontarak eserlerini oluşturmaya başladı. Sempozyum düzenleyicisi Prof. Dr. Kıymet Giray, yaptığı konuşmada Ankara Üniversitesi’nin ilk resim koleksiyonuna 1936 yılında başladığını, bu tarihin DTCF’nin de kuruluş tarihi olduğunu hatırlattı. Giray, “Süreç içinde düşündüğümüz tek şey var; açık müze. Üniversitemizin bütün fakülteleri müze formatına dönüştürülmeli. Öğrenciler heykel ve resimlerle iç içe olmalıdırlar. Koridorlarda olan resimler, öğrencilerin sanatı yakından tanımalarına neden olacaktır” diye konuştu.
“ELEŞTİRİ VARDIR”
Rektör Prof. Dr. Erkan İbiş ise sempozyumun Ankara Üniversitesi’nin 70. yılı bağlamında düzenlendiğini vurguladı. “Hepimiz biliyoruz ki kültür sanat insanlık için, toplum için, dünya için vazgeçilmez yaşamsal bir unsur” diyen Rektör Erkan İbiş, “Kültür sanata baktığınız zaman uyumu da estetiği de zıtlığı da görebilirsiniz. Eleştiri de vardır, özgüven de vardır sanatın ruhunda. Birçok tezadı bir arada tutan ama önemli olan özgür ve eleştirel düşünceyi her zaman ön planda tutmasıdır. Sanat budur” değerlendirmesini yaptı.
“TEMEL GÖREVLER ARASINDA”
Rektör Erkan İbiş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz üniversiteyiz. Üniversitenin temel görevi sadece meslek uzmanı yetiştirmek değildir. Aynı zamanda kültürde, sanatta, sosyalde, sporda yetenekli, donanımlı becerili entelektüeller yetiştirmektir. O yüzden kültür sanat vazgeçilmez bir unsurdur. Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün söylediği gibi kültür sanattan yoksun toplumlar, hayat damarlarından birini kaybetmiş demektir. Yaşamsal bir fonksiyonunuz yok demektir, özgür olamıyorsunuz demektir. Siz gelişemiyorsunuz, uygarlaşamıyorsunuz demektir. İşte bu nedenle Ankara Üniversitesi edebiyattan tiyatroya, felsefeden müziğe, resimden heykele birçok alanda kültür sanat etkinliği yapıyor. Yıl içinde bu etkinliklerimizin sayısı 200’ü aşabiliyor. Ama bence en görkemlisi bu. Bunları önemsiyoruz, önemsemeye de devam edeceğiz.”