DP+Güzey Mimarlık tarafından tasarlanan Kiev Hotel projesi, tarihten ilham alan referanslarıyla, şehrin hem sosyal hem de coğrafi canlılığına eklemlenerek, tarihe duyulan saygıyı ve geleceğe olan heyecanı bir arada yaşatmayı hedefliyor.
Türkiye’de ve dünyanın birçok farklı ülkesinde projeler üreten DP+Güzey Mimarlık’ın Ukrayna’nın Kiev kenti için, tarihi kent dokusu içerisinde geliştirdikleri şehir oteli projesi olan Kiev Hotel, günümüz çağdaş estetiğine uygun bir anlayışla, tarihle olan bağlarını koparmadan çevresiyle uyum içinde var olmayı amaçlıyor. 3300 m2 taban alanına ve toplam 30.950 m2 büyüklüğe sahip olan Kiev Hotel projesi, doğal yeşil alanlar içerisinde ve Dinyeper nehri kıyısında yer alan ve kent meydanı ile ilişkili bir noktada inşa edilmeye hazırlanıyor.
Yere Özgü Çağdaş Tasarım Anlayışı
Konsept proje tasarımı DP+Güzey Mimarlık ve Cumhur Keskinok’a ait olan Kiev Hotel projesi, köklü geçmişi ile Slav kültürünün önemli başkentleri arasında yer alan Kiev’in, bozulmamış tarihi dokusu içerisinde, çağdaş normların hakim olduğu ve tarihe sırtını dönmeyen bir tasarım anlayışı çerçevesinde ele alınmış. Yeni kent planı ve içeriği ile ilgili gerekli bilgiler ve bölgedeki genel kentsel kararlar baz alınarak başlanan tasarımda, proje arazisine çok yakın konumdaki Nativity of Christ Kilisesi ve bölge için önemli, sık kullanılan ve içerisinde bir kilise ile füniküler istasyonunun bulunduğu meydanla hem görsel hem de kültürel anlamda bağ kurmaya çabalanmış.
DP+Güzey Mimarlık, lokasyon olarak şehir silueti açısından da önemli bir noktada konumlanacak olan Kiev Hotel için monolitik bir yapı kurgusu yerine, yapı kütlesinin kentle birlikte hareket ettiği parçalı bir kompozisyon tercih etmiş. Siluet kararlarında yerel bağlamların ön planda olduğu tutumunu kütle kompozisyonunda da devam ettiren DP+Güzey Mimarlık, yapının çevresi ile kurduğu ilişkiden yola çıkarak, insan ölçeğini maksimum ölçüde koruma amacıyla, yapının yüksekliğini meydandan başlayan geri çekilmelerle kademelendirmiş. Bu geri kademelenme sayesinde oluşan teraslar, genel kullanıma açık mekanların fonksiyonlarına entegre edilerek, kullanıcıların eşsiz kent manzarasını deneyimlemesine olanak sağlayacak şekilde değerlendirilmiş.
Eskinin İçindeki Yeni
DP+Güzey Mimarlık, Kiev Hotel projesinde, kütle kurgusunda sürdürdüğü tasarım anlayışını, malzeme seçimlerinde de devam ettirmiş ve kent siluetinin devamlılığı için kurgulanan parçalı yapı kütlesi, yine malzeme seçimleri ile fonksiyonel olarak da karakterize edilmiş. Kiev kentinin klasik taş dokusu, modern bir tavırla yorumlanarak, yatayda ve düşeyde farklı yerleşimlerle, kütleler arasındaki uyumu bozmayacak şekilde cepheye aktarılmış ve kütlelerin birbirinden ayrışması sağlanmış. Yapının merkezindeki kütle, cam malzeme kullanılarak vurgulanmış ve cam yüzeyler bir yandan yoğunluğu ve derinliği belirlerken, diğer yandan da yapı hareketlerinin devamlılığını, şeffaflığını ve parçaların birbiriyle olan bağlantısını sağlamış.
Kiev Hotel projesinde yer alan, birbirinden farklı büyüklüklerdeki toplam 252 oda, hem fonksiyonel olarak, hem de niteliksel gereksinimleri kapsamında kütle içerisine özenle yerleştirilmiş. DP+Güzey Mimarlık proje dahilindeki bazı odaların, gerektiğinde ortak kullanılarak büyümesine olanak sağlayan bir sistemle de esnek bir tasarım anlayışı geliştirmiş. Projede birbirinden farklı konseptlerde restoranlar, kafeler ve spor salonunun yanı sıra, ofis ve toplantı salonu olarak hizmet veren birimler de yer almış.
DP+Güzey Mimarlık tasarımı Kiev Hotel projesi, genel konsept yaklaşımı, kütle kompozisyonu ve malzeme seçimleriyle kent dokusuna yabancılaşmayan ve modern dokunuşlarla kendini belli eden tavrıyla ‘yeni’ olmayı amaçlayan bir proje olma özelliği taşıyor.