Altın fiyatları geçtiğimiz hafta ABD Merkez Bankası FED’in aşırı gevşek para politikasını sıkılaştırabileceğine dair sinyal vermesinin ardından iki yıldan uzun bir sürenin en düşük düzeyine indi. FED, şu anda ayda 85 Milyar Dolar olan tahvil alımını 2013 sonlarına doğru azaltmayı ve 2014 ortalarına doğru da bitirmeyi düşünmekte. Bunun piyasalara direkt etkisi, Dolar’ın küresel çapta değerlenmesi olarak görüldü. ABD’nin parasal genişlemesini azaltması durumu piyasalar tarafından konuşuluyordu ama yaklaşık 1 sene sonra bu alımları bitirmenin düşünülmesi piyasalara soğuk duş etkisi yaptı.
FED’in açıklamalarıyla en çok etkilenen emtiaların başında ise ‘güvenli liman’ olarak görülen altın geldi. Ons bazında baktığımızda açıklama sonrası 1375 seviyelerinden sırasıyla önce 1350 ardından 1342 desteğine çekilen fiyatlarda, bu seviyelerde de alımların zayıf kalması ile satışların sertleşerek 1285 seviyesine çekildiğini gördük. Buradan tepkilerin de 1308’i aşamayarak zayıf kalması ile dördüncü dalga satış gören kotasyonda 1272,5 seviyesi destek alınmış görünüyor.
Altın yılbaşından bu yana yüzde 23 değer kaybedince, kasasını altınla dolduran merkez bankalarının rezervleri de eridi. Yılbaşından bu yana kayıp yüzde 23’e ulaşırken, bu oran 1981 yılından bu yana görülen en yüksek rakam. Fiyatların biraz daha gevşemesi halinde ortaya çıkacak ortamı bir alım fırsatı olarak değerlendirmek mümkün. Kısa vadede piyasaların bir kısım kâr yazma isteğinden dolayı bir kısım yükselişler görebiliriz. Bu yükselişler hemen gerçekleşmeyebilir yalnız, piyasaların biraz sakinleşmesi ve daha önceki gibi “fiziksel talep artıyor” tarzı bir mazeret gerekecektir. Yükselişler 1375-1400 bandında sınırlı kalabilir. Geri çekilmelerde ise 1280 ve 1245 hedef noktaları olabilir. 3 ve 6 aylık dönemde baskının devamı durumunda 1135 seviyesinin önü açılabilir. Yükselişlerde ise 1400-1420 bandı etkin olabilir.
Altına güven azalıyor
Altının küresel talebinde görülen daralmaların bu aşamada öncelikli olarak ekonomik olduğunu unutmamak gerekir. Güvenli liman denilen özellik, piyasalarda özellikle uzun vade yatırım fonlarının, bankaların ve yatırım butiklerinin küresel çapta veya yerel çapta ekonomik zayıflık görüldüğü zaman, bu zayıflıkta kâr gösterebilecek veya gelir elde edilmesine yardımcı olacak enstrümanların özelliğidir. Altın bu bağlamda, fiziksel değerinin bir alt limiti olduğundan ve her durumda bir fiziksel talebi olabildiğinden bu özelliği taşıyan en önemli enstrüman gibi görünüyor. Bu özelliğinin yok olmasının olasılığı yoktur. Altına her zaman bir talep olacaktır ve altının yerine bir enstrüman geçene kadar veya küresel altın üretiminin önünü çok ciddi oranlarda açacak bir yöntem buluna kadar devam edecektir.
Diğer taraftan, finansal piyasaların yatırım kategorisinde, özellikle son zamanlardaki gelişmeleri göz önüne alırsak, altının talebinin ciddi oranda azaldığını söyleyebiliriz. Finansal piyasalar her zaman bir yöne akmayı ister. Eğer ABD gibi küresel piyasaların ekonomik öncüsü olan bir ülkenin ekonomisinde toparlanma beklentileri varsa, bunun sonucu piyasaların ABD tahvilleri veya altın gibi güvenli limanlardan çıkarak risk almak istemeleri doğal olacaktır. Kısacası, altın güvenli liman olmaktan çıkmış değildir ama bu özelliğinin talebi son gelişmeler ile ciddi olarak azalmıştır.
Önümüzdeki süreçlerde finansal piyasalarda, özellikle ABD’de toparlanma sinyallerinin terse dönmesi altında yükselişleri tetikleyebilir. Verilerin yataylık göstermesi durumunda, kısa vade toparlanmalar görülebilir. İstikrarlı toparlanmalar ise FED’in parasal genişlemeyi azalttıktan sonra durdurmak için yeterli koşulların sağlanmaması ve parasal genişlemenin 65-70 milyar Dolar’da devam edeceği beklentilerinin yerleşmesi ile görülebilir. Yastık altı yatırımcısının yapabileceği, elindeki fiziksel altının yüksek meblağlarda olması durumunda finansal piyasalarda altın satarak elindeki riski kontrol etmesi olacaktır. Küçük meblağlarda altın tutan yatırımcının bu altını acil durumlarda para kaynağı olarak kullanmalarını ve tutmalarını tavsiye edebiliriz.